Taliban sözcüsü Diyarbakır’da

Kendilerine “İttihadul Ulema” adını veren Alimler ve Medreseler Birliğinin Diyarbakır’da gerçekleştirdiği “Alimler Buluşması” konferansına Afganistan’da yönetimi ele geçiren Taliban yönetiminin sözcüsü Zabihullah Mücahid de katıldı.

Taliban sözcüsü Diyarbakır’da

Diyarbakır'da düzenlenen ve iki gün süren “7. Âlimler Buluşması” toplantısına Türkiye, Suriye, İran, Afganistan'dan çok sayıda davetli katıldı. Davetliler arasında dikkat çeken isimlerden biri de Afganistan'daki İslam Emirliği ve Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahid oldu.

Mücahid'in yanı sıra toplantıya Hüda Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ile Suriyeli Şeyh Zahid El Haznevi, Dünya Alimler Birliği Erbil Temsilcisi Ahmed Abdulvahap Pencwini, Şeyh Esad El Çokreşi Medresesini temsilen Mehmet Fırat, Yenişafak Yazarı Yusuf Kaplan, Gazeteci-Yazar Mehmet Ali Altındağ’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.

Son 7 yıldan bu yana her yıl Ekim ayında farklı bir ilde düzenlenen Alimler Buluşmasının 7'incisi bu yıl Diyarbakır'da gerçekleştirildi.

KILIÇARSLAN'A TEŞEKKÜR EDEREK SÖZE BAŞLADI

Programın açılış konuşmasını ise Alimler ve Medreseler Birliği Genel Başkanı Enver Kılıçarslan yaptı. Kılıçaslan, “Allah, indinde din İslam’dır. (Âl-i İmrân, 19)"  ayetini hatırlattı. Kılıçaslan, "İslam, kıyamete kadar var olacaktır. Dinin varlığı ile tedrisi arasında ise açık bir ilgi vardır. Dinî tedrisat, dinin varlığını sürdürmesinin vesileleri arasındadır." dedi. Tarih boyunca İslam toplumlarında hak ve adalet için mücadele edenler de batıl dava ve kötü amaç güdenler de ancak ulemanın desteğini alarak hedeflerine ulaşabildiğini belirten Kılıçaslan, bu sebeple tarihte ulema-i su ortaya çıktığını belirtti.

Kılıçaslan, "Ulema-i su olmazsa zalim ve kötü idare olmayacağı gibi Rabbani ulema olmazsa ve bu ulema rolünü ve görevini bilmez ya da yapmazsa da adil ve ıslah eden idare ve toplum olmayacaktır. Hayal ettiğimiz ve kitaplarda okuyup yazdığımız o saadet toplumu hep hayalimizde, kitaplarımızda ve tarihte kalacaktır." ifadelerini kullandı.

Ardından söz alan Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahid, kürsüye çıkarak Kılıçarslan'a ve buluşmayı organize eden Alimler ve Medreseler Birliğine teşekkür ederek “Afganistan'ın kurtuluşunda Ulema'nın rolü” konulu bir konuşma yaptı.

Mücahid, “Afganistan; İngiltere, Rusya ve ABD tarafından üç kez işgal edildi, ancak Alimlerin önderliğinde işgallere son verildi. Alimler Cihad safını yönettiler. İslam düşmanları günümüzde medya başta olmak üzere türlü yollarla İslam’a ve Müslümanlara iftira atıyor, bu iftiralar Hz. Muhammed döneminden bu yana devam ediyor. Afganistan'da insanlar cehalete yönlendiriliyordu. Ama Alimler bütün meseleleri çözdüler. Gizliden günahlar işleniyor olabilir ancak açıktan yapılanı ülkemizde kalmamıştır, bu da Alimler sayesinde olmuştur” dedi.

“BATILI ÜLKELER AFGANİSTAN İSLAM EMİRLİĞİ’Nİ TANIMIYOR”

Afganistan İslam Emirliği’nin batılı ülkeler tarafından halen tanınmadığını belirten Mücahid, “Bu İslami bir yönetimdir, eğer bu rejimi tanırlarsa İslam’ı da tanımış olacaklar. Ancak sıkıntıları İslam’la olduğu için kabul etmiyorlar. Emirlik olarak gereken tüm emniyet ve güvenlik olmak üzere tüm şartları sağlıyoruz. Günümüzde ahlaki itfada karşı durmamız gerekiyor. Bu da gelecek nesilleri tehdit ediyor. İnternet ve başka yollarla yapılıyor. Alimler bunun önüne geçebilmelidir. Bu da tebliğ ve medreselerle olur” diye konuştu.

Mücahid, "Günümüzdeki ahlaki ifsada karşı durmamız gerekiyor. Her yerde ifsat yayılıyor. Bu da gelecek nesli tehdit ediyor. İnternet ve başka yollarla bu yapılıyor. Alimler, bunun önüne geçebilmelidir. Bu da tebliğ ve medreselerle olur." şeklinde konuştu.

ALİ KARADAĞİ KONUŞTU

Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHADUL ULEMA) tarafından gerçekleştirilen "7'nci Âlimler Buluşması" birinci oturumunda Dünya Âlimler Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Ali Muhyiddin Karadağî, çevrimiçi bağlanarak "Medreselerin İslam Toplumundaki Fonksiyonları, Gerekliliği ve Yaygınlaştırılması İçin Atılması Gereken Adımlar" konulu bir konuşma yaptı.

Karadağî, "Biz geride durduğunuz zaman ilerlemiş olmuyoruz, geriliyoruz muhafaza. Çünkü zaman akmakta. Medreselere bağlarsak, evet bizler sabitelerimizi, medreselerin kültürünü korumakla birlikte kesinlikle geliştirmemiz gerekiyor. Bazı derslerin yanına çağdaş felsefe gibi dersler de koymamız gerekiyor." şeklinde konuştu.

Kaynak: Diyarbakır Söz