Masayı paylaşmanın anlamı kalmamıştır
Başbakan Ahmet Davutoğlu, daha önceden duyurulan 30 Aralık'ta HDP ile yapılacak görüşmeyi iptal ettiğini açıkladı. Başbakanlık'tan yapılan resmi açıklamada HDP'li yöneticilerin son bir haftada yaptığı açıklamalardaki üslubu eleştirerek; ''Bu üslupsuz yaklaşımla görüşmenin, aynı masayı paylaşmanın anlamı kalmamıştır'' ifadeleri kullanıldı.
Başbakanlık, son bir hafta içinde HDP yöneticileri tarafından yapılan açıklamalar üzerine, yazılı bir açıklama yaptı. Başbakanlık'tan yapılan açıklamada "HDP yöneticileri siyaseti sorun çözme aracı olarak değerlendirecek bir siyasi olgunluğa sahip olmadıklarını bir kez daha ortaya koymuşlardır. Bu üslupsuz yaklaşımla görüşmenin, aynı masayı paylaşmanın anlamı kalmamıştır" denildi.
"BU SÜREÇ, UZLAŞMA KÜLTÜRÜNÜ HAKİM KILMAK İÇİN BİR ŞANSTIR"
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun gündemki konuları görüşmek üzere TBMM'de grubu bulunan siyasi parti genel başkanlarından ayrım yapmaksızın randevu talebinde bulunduğu hatırlatılan açıklamada bu sürecin uzlaşma kültürünü hakim kılmak için bir şans olduğu vurgulandı. Açıklamada söz konusu sürecin tüm siyasi partilere oy veren vatandaşların demokratik tercihlerine saygının da bir sonucu olduğu belirtilerek "Sayın Başbakanımız 1 Kasım seçimlerinin ardından dört yıllık istikrar döneminde milletimizin beklediği köklü reformları, tüm kesimlerle diyalog içinde gerçekleştirebilmek için kapsamlı bir görüşme süreci başlatmıştır. Kendisinin hiçbir fark gözetmeden ülkemizdeki her görüş ve fikirden sivil toplum örgütleri, aydınlar, işçi-işveren temsilcileri ile diyaloga verdiği önem saygıdeğer kamuoyunun malumudur. Bu çerçevede 7 Haziran seçimlerinin ardından da benzer bir sürecin takip edildiği, ülkemizi çok daha ileri bir seviyeye ulaştırmak için ortak akla ulaşmak amacıyla mecliste grubu bulunan tüm siyasi partiler de dahil detaylı bir uzlaşma süreci yürütüldüğü hafızalardadır. 1 Kasım seçimlerinden sonra da Sayın Başbakanımız, 47.8 milyon geçerli oyun 23.6 milyonunun oyunu almış güçlü bir tek başına iktidar süreci başlamış olmasına rağmen demokrasi kültürüne saygı ve uzlaşmaya verdiği önem sebebiyle yine Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde grubu bulunan tüm siyasi parti genel başkanlarından ayrım yapmaksızın randevu talebinde bulunmuştur. Meclisin ve ülkenin önünde başta Yeni Anayasa olmak üzere gerçekleştirilmesi gereken önemli reformlar, meclis içtüzüğü ve bütçe konuları bulunmaktadır. Türk siyasi hayatında yeni bir gelenek tesis etmek için başlatılan bu süreç, uzlaşma kültürünü hakim kılmak için bir şanstır. Bu talep tüm siyasi partilere oy veren vatandaşlarımızın demokratik tercihlerine saygının da bir sonucudur" ifadeleri kullanıldı. "BU ÜSLUPSUZ YAKLAŞIMLA GÖRÜŞMENİN ANLAMI KALMAMIŞTIR"
Son bir hafta içinde HDP yöneticileri tarafından yapılan açıklamaların eleştirildiği Başbakanlık açıklamasında HDP ile aynı masayı paylaşmanın anlamı kalmadığı belirtilerek "Ancak, son bir hafta içinde, HDP yöneticileri tarafından yapılan açıklamalar, bu anlayış ile taban tabana zıt, ülkeyi kutuplaştırmayı amaçlayan, asgari siyasi nezaketten uzak, milletimizin birlikte yaşama yönündeki kadim kültürü ile bağdaşmayan, çatışma ve gerilimden medet uman sığ bir siyasi tutumun yansımasıdır. Bu yaklaşım ile HDP yöneticileri siyaseti sorun çözme aracı olarak değerlendirecek bir siyasi olgunluğa sahip olmadıklarını bir kez daha ortaya koymuşlardır. Bu üslupsuz yaklaşımla görüşmenin, aynı masayı paylaşmanın anlamı kalmamıştır. Tüm bu süreç son derece şeffaf bir şekilde kamuoyunun gözleri önünde gerçekleşmiştir" denildi. "BAŞBAKANIMIZIN GÖRÜŞME TALEBİ ASLA TERÖRLE MÜCADELEDEKİ KARARLI TUTUMU TARTIŞTIRMAK DEĞİL"
Başbakanlık'tan yapılan yazılı açıklama şöyle sürdürüldü: "Kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan algının tersine Sayın Başbakanımızın görüşme talebi asla terörle mücadeledeki kararlı tutumu tartıştırmak değildir. Ülkemizin ve milletimizin huzuru ve refahı için yürüttüğümüz terörle mücadele süreci, kesinlikle pazarlık konusu değildir. Güvenlik güçlerimiz bu hedef doğrultusunda kararlı bir mücadele yürütürken, ilgili bakanlarımız ve kurumlarımız da, vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermek için fedakâr bir çaba içerisindedirler. Milletimizi arkaik anlayışlarla; anti-demokratik, baskıcı söylemlerle ve silah tehdidi ile sindirmeye dönük eylemler içindeki tüm terör örgütleri ile mücadele kesintisiz devam edecektir. Sayın Başbakanımız ayak basmadık il bırakmadığı yurdumuzda aziz milletimizin tüm 'çay ikramı' davetlerini tereddütsüz kabul etmiş, gönlü geniş Anadolu insanının misafirperverliğinin simgesi olan bu daveti asla geri çevirmemiştir. Bu kültürle bağını koparmış kişilerle bu anlamda yürütülecek bir diyalog ortamı bulunmamaktadır. Yüce milletimizin desteği ve duası yegane dayanağımızdır" DEMİRTAŞ VE ÖNDER'İN YAPTIĞI AÇIKLAMALAR
Başbakanlığı geren ve randevuyu iptal ettiren gerekçelerin başında, Cuma günü Meclis'te yemin ettikten sonra açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş şu sözleri gösterildi. Demirtaş, "Göz göre göre bu kadar cinayet işleyen bir siyasi anlayış, yeni Anayasa ile ilgili ne söyleyecek, merak ediyoruz" sözünü sarf etmişti. HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ise yine Cuma günü Cumhuriyet gazetesine verdiği röportajda şu açıklamayı yapmıştı: “Başbakan Davutoğlu’nun anayasayı konuşmak için partiyi ziyaret etmesinin bir anlam ve netice doğurması, kendi ziyaretinden önce ülkenin anayasal bir zemine çekilmesiyle mümkündür. Bundan kastım, bölgedeki çatışma halinin halkın temel yaşam hakkından vazgeçtim, nefes alma hakkını, kayıplarını defnetme hakkını tanımadan bizi ziyaret ederse kaçak çayını içer gider." Kaynak: Diyarbakır Söz
