“Kurtlar vadisi Diyarbakırspor”

'Çarşamba'nın gelişi Perşembe'den belli olurmuş' diye bir atasözümüz var. Çok doğru ve yerinde bir söz. Diyarbakırspor için de geçerli tabii.

Nedenine gelecek olursak dünkü kongreyi göstermek lazım. Çünkü dün Diyarbakırspor tarihinin en ilginç ve en enteresan kongresi yaşandı. Kongre öncesinde mangalda kül bırakmayanlar, kongre saatinde kuzu oldu. Sesleri solukları kesildi. Çetin Sümer ve yönetimine yanlış diyenler, onların yanında saf aldı. Yanlışlarına alkış çaldı. Kulübün borç ibrasına çift el kaldırdı. Böylesi bir kongre yaşandı.

Çetin Sümer'in yaptıkları ve söyledikleri ise kongreye renk kattı!

Yaptığı icraatların ayakta alkışlanmasını isteyen Çetin Sümer, her zaman olduğu gibi bildik cümleler sarf etti. Valilik ve belediye'ye yüklenen Sümer, Diyarbakırspor'a aday olmak isteyen ve bu anlamda toplantılar düzenleyenlere de meydan okudu.

Helal olsun adama. Gerçekten de helal olsun. Çünkü istediği gibi atını koşturuyor. İstediğini söylüyor ve yanlışlarının arkasında duruyor. Buna da ses çıkarma cesaretinde bulunanlara da meydan okuyor.

Ama bu Çetin Sümer'in farklı bir özelliği daha var. Bir dönem Diyarbakırspor'da başkanlık yapan zati muhterem gibi insanların hem dirisinden hem de ölüsünden faydalanabiliyor. Bunun adına da 'bedel' diyorlar. Şehit Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan'ın dirisinden de ölüsünden de faydalanan bir anlayışın ürünü olan Çetin Sümer, daha kırkı çıkmayan abisinin intiharından bile nemalanıyor. Kusura bakma Çetin başkan, senin bu yanlışına alkış tutanlardan olmayacağım. Bu nedenle sana 'yazıklar olsun' diyorum. Çünkü bu sana yakışmadı.

Az sayıda delegenin olduğu kongrede ucuz insanları da görmek mümkün.

İnsanlara el açan basit yaratıkların tribünlerde, yöneticilerden para koparmak için yaptıkları tezahüratların bir benzeri de dünkü kongrede yaşandı. Bu insanlar ucuz olduklarını davranışlarıyla bir kez gösterdiler. Bunlar Diyarbakırspor sevgisi ile para sevgisini karıştırdılar. Her zaman olduğu gibi. Ama dünkü davranışlarıyla bunu tescil ettiler.

Diyarbakırspor'a ek sözleşme yaparak yeşil-kırmızılı takımın borcuna borç katan altyapı antrenörünün ve kulüpte görev almak için sözde menajerin çift ellerini kaldırarak görevlerini yerine getirdiler. Artık onlara da görev verme zamanı geldi. Çünkü görevlerini yerine fazlasıyla getirdiler.

Bu arada spor taban birliklerinin temsilcilerini de anlamak mümkün değil. Kongre öncesinde kulis yapanlar Çetin Sümer ve yönetiminin yanlış olduğunu söyleyenler hemen saf değiştirdiğini gördük. Bunlardan biri Çetin Sümer'in yanlışına doğru derken bir diğeri ise kongredeki yanlışlığı illeri sürerek o ortamdan ayrılmayı tercih etti. Yani ilginç ve bir o kadar da enteresan bir kongre yaşadık. Ama bence bu kongre Diyarbakırspor'un bitiğini gösteren bir kongre oldu.