Görüş Bildir

GÜNDEM

Abdullah İpek
Abdullah İpek

​SAĞLIKSIZ BİR SAĞLIK!

 

Koltuğa oturanı koltuk yönetiyorsa!

Diyarbakır'da!

Hakikatten, "sağlık" sağlıksız.

Hastalıklı bir halde.

Ki "hızla mevta" olmaya gidiyor.

Sağlık kurumları ve sistemi dökülüyor.

Dağılıyor.

Çalışanı mı, uğrayanı mı, idarecisi mi feryad eden edene!

Herkes, ama herkes tepkili.

Hastası. Hastanın refakatçisi.

Doktoru. Hemşiresi.

Hasta bakıcısı.

Hizmet alımındaki personel.

Müteahhidi.

Temizlikçi.

Ya da yemek dağıtan işçi…

Yani, bir dokun, bin ah işit misali.

İdarecisi de. Hastane başhekimi de.

Hastane Yönetimi dâhil.

Bir adım ötesindeki, "kapıdaki" güvenlik görevlisi bile!

***

Sekreterler.

Kat görevlileri.

Asansör elemanı.

Telefon santralindeki görevli bile.

Bilumum misali.

Herkes "ateş" püskürüyor kendi kulvarına özgü "sağlıktaki" sağlıksız duruma!

Sömürülüyoruz.

Ya da illallah deyip "otoritedeki" zafiyetler zincirine veryansın ediyor.

Yani tepkiler çığ gibi!

Kimi dinlerseniz "kendince haklı" diyorsunuz.

Ancak çarkın geneline baktığınızda bu kadar mı; "kirli idari mekanizma" oluyor demekten kendinizi alamıyorsunuz?

***

Hele hele sağlıktaki "ticari rant" uğraşlığı.

Yolsuzluk.

 Usulsüz işlem, hukuk tanımazlık.

Keyfiyet arzı.

Adam kayırma.

Senden- benden ondan misali "ayırımcılık."

Zamanlı zamansız, "icraat" sahtekarlığı.

Velhasıl bir dokun bin ah işit, enva-i desise havada uçuşuyor.

Bir kurum ve sistem bu kadar mı, tahribat üretici olur?

İnanılmaz!

***

Hiç kuşkusuz sağlıkta "çağ atladık" diyoruz.

Teknolojik imkânlar.

Tıbbi gelişme.

En son model cihazlar.

Hepsi var.

Ama ne var ki, "A'dan Z'ye ana fikir bozuk.

O da, "herşeyin" maddiyata kurgulu olmasından kaynaklı.

Cihazlar bile.


Bu Makale 547 kere okunmuştur.

Yorumlar