GİZLİ DÜNYA DEVLETİ’NİN HÂKİMİYETİ, ABD VE İSRAİL!?

Evet, sevgili okurlar.

Bilindiği üzre, yıllardan beri Yahudi’nin "Ortadoğu üzerine, özellikle Filistin üzerine" oynadığı rol, sahneye koymak istediği oyun zaten belliydi.

Biz hep yazıyor-çiziyoruz.

İsrail bir türlü tarihten ders almıyor..

Tabi almadığı gibi; "ısrarını da" sürdürüyor..

Yalnız İslam dünyasına, "göz dikmiş" olması değil…

Bugün, tüm dünyanın varlığına göz dikmiştir…

ABD’nin dolarlarıyla; ABD’yle müştereken Ortadoğu'da ve tüm beşeriyeti ağına alarak hâkimiyetini sürdürmeye çalışıyor.

Ama unutmayalım ki; günü gelmiş, tarih tam ters dönmüş, şansları yaver gitmemiş, bir yerlere kadar gelmişlerse de, hemen gerilemeye, düşüşe maruz kalmışlardır….

Bugünkü hal ve hareketleriyle her ne kadar ABD’nin Trump’ı ile işbirliği yapmaya çalışıyor ise de; bin ABD de olsa, yetmiş bin Trump da olsa kesinlikle dün olduğu gibi bugün de emelleri kursaklarında kalacaktır...

Zira, İsrail ve ABD çok kötü niyetliler…

Kimin ne yaptığı, ne idüğü peşinde olduğu konusunda çok büyük endişeler var...

Ne yazık ki "tüm bu olup" bitenler karşısında İslam dünyası uyumaya devam ediyor.

Günümüzdeki tüm olaylardan sarf-ı nazar ediyor?

Yüz çeviriyorcasına bir hal yaşanmaktadır.

Her gün dev adımlarla Kudüs-ü Şerif’in İsrail’in başkenti olabilmesi gibi kirli bir girişim içerisindedirler…

Dün Donald Trump’ın Filistin Devlet Başkanı Abbas’ı ziyaret ederek “Amerika’nın Tel Aviv Büyükelçiliğini Kudüs’e taşımak istiyoruz,,,”

***

Sanki icazet istiyor.

Zaten sen oraya göz dikmişsin, taşıyacaksın.

Ama sonucuna da katlanmak zorundasın ey Trump!

22 Mayıs 2017 tarihinde Donald Trump’ın İsrail’e giderken, Hıristiyan olmakla beraber, kendini orada Yahudileştiriyor…

Dikkat edin; ağlama duvarının yanına gidiyor ve halden hale düşüyor.

İşte o resim...

Yahudi’nin kipasını geçici de olsa giyiyor.

Ve ağlama duvarının önünde kemal-i inkıyatla baş eğiyor…

Elini önce duvara sürüyor, sonra da yüzüne sürüyor.

Tıpkı ülkemizde Genelkurmay Başkanı olabilmek için, bazı generallerimizin yaptığı gibi.

Eğer ABD buna icazet vermişse, sorumlu ABD’dir.

Ama ne pahasına mal olursa olsun, ABD demek ki her şeyi göze almıştır.

Donald Trump; “Maide” suresinin 78 ve 79. ayetlerinden herhalde haberdar olması lazım ve bu lanetlenmeyi de peşinen Kabul etmiş olacak ki bu hareketi yapıyor...

Hem de seve seve…

Kendisi Hıristiyan olmakla beraber, herhalde Yahudi’den de bir damar kanına sirayet etmiş ki; "büyük bir devletin Başkanı, Kur’an diliyle lanetlenmiş İsrailoğulları’na" itibar ediyor...

Gerçekten düşündürücüdür.

Her zaman söylüyoruz.

Zira “Görünen köy kılavuz istemez” misaliyle başlarsak, anılan surenin 78 ve 79. Ayetlerinin meali şöyle diyor;

78- “İsrailoğullarından inkâr edenler, Davud'un ve Meryem oğlu İsa'nın diliyle lanetlenmişlerdi. Bu (onların Allah'a) isyan etmeleri ve aşırı gitmelerindendi.

79- “Onlar işledikleri kötülüklerden birbirlerini sakındırmazlardı. Ne kadar kötü şeydi yaptıkları!”

Bu ayetler bize diyor ki;

Hz. Davud ile Hz. İsa’nın diliyle lanetlenmiş kimseler hiçbir zaman beşeriyete dost olamazlar ve daima düşmandırlar.

Günü gelmiş, İslam dünyasında kahramanlar çıkmış ve onların hak ettiği sille-i Rahman’ı onlara atmıştır ve darmadağın etmiştir.

Bu kez dağılırken de dünyanın en ücra köşesine kadar dağılmış bir toplum ki; "ilahi lanete" maruz kalmıştır.

Kur’an diliyle söylüyoruz bunu.

Ama hedefleri Kudüs’te bir hâkimiyet sürdürmek.

Bize göre Kudüs’ü başkent yaparlarsa, bir Selahaddin-i Eyyubi çıkıp, onları hak ettiği mekânlarına yine gönderecektir.

Zira bu da inancımızın gereğidir.

* * *

Evet, sevgili dostlar.

Yeryüzünde, dünyada bir "Gizli Dünya Devleti’nin" kurulmasına dair çok büyük bir hareketlilik vardır.

Nitekim bunlar sıradan iddia edilen sözler değildir.

Biz bunları dev kalemlerin çizgilerinden çıkarıyoruz.

Amerikan hükümetlerini, dolayısıyla dünyanın sosyal, kültürel, askeri ve ekonomik hayatına etki eden isimlerin ortak yönleri nelerdir?

Dünyaca tanınmış bilim adamları, müzisyenler, politikacılar, aktörler ve yazarların gizli dünya devletinin kasası durumundaki Rothschild ailesiyle nasıl bir bağlantısı vardır?

Ortadoğu’nun yeniden şekillendiği süreçte, "Gizli Dünya Devleti’nin" ne gibi etkileri oluyor acaba?

Arap Baharının demokrasi beklentisi, GDD’nin yazdığı senaryonun bir parçası olabilir mi?

İsrail’in kendi inanç sistemi doğrultusunda bir dünya egemenliği kurmak adına geliştirdiği politikalar nelerdir?

Son cümlemiz de şudur ki;

Hak uğruna daima hakkaniyet takarrur edecektir, yani gerçekleşecektir.

Eğer Müslüman geçinen dünya devletleri, bir avuç lanetlenmiş İsrailoğulları’nın hakkından gelemiyorsa, “Yuh” çekmemek elde değil.

En derin saygı ve sevgilerimle.