“VATANINI SAVUNMAK, TERÖR HA!?

CHP’nin çiceği burnundaki lideri Özgür Özel “değişimsizliğin destanını” yazıyor..  Ki yazmaya da devam ediyor.. Zat diyor ki; “Hamas bir terör örgütüdür?”.. İsrail’in giriştiği soykırım vahşetinin tek sorumlusu “Hamas’a” getirtiyor.. Eğer ki, Hamas olmasaydı, eğer ki 7 Ekim’deki saldırıyı yapmamış olsaydı, İsrail Gazze’ye saldırmaz, işgal etmezdi?..

***

Vay da vay!. Sevsinler Özel beyi. Tarihten ve geçmişten be haberdar olmak bu olsa gerek.. Bay Özel bir de Filistin’e gideceğini söylemiş!.. Ama, Gazze’ye değil, Filistin’e… Orada diplomatik temaslarda bulunacakmış?..Mahmut Abbas’la görüşecekmiş?.. Akabinde, Tel Aviv de, Netanyahu’yla görüşmeye gidecek..!

***

Zat giderken, eli boş gitmeyecek.. Dolu dolu gidecek, tırlar dolusu, kamyon dolusu eşya götürecek.. Yardımları CHP’li Belediyeler üzerinden  yapacak.. “İnsani yardım(!)” tırlarını beraberinde götürecek yani… Yardımlar Gazze’ye gitmeyecek.. Filistin’e ve Tel Aviv’e götürülecek.. Giderler mi, gidebilirler mi?. Sanmam, gidemezler..

***

Giderlerse kendilerine göre “Yerleşimci İsraillilerin yanına” giderler.. Gazze’ye gidemezler, Hamas’la görüşemezler.. Çünkü, onlar teröristler ve terör örgütüdürler..  Ancak ve ancak Filistin halkının, evini, barkını, malını, mülkünü, arazilerini işgal eden masum (!) İsrail yerleşimcilere uğrayacak, hal hatırlarını soracak, onlara insani yardımda bulunacaklar!!!.. Ne yapsın hırsızların, işgalci türevlerinin modern ismi; yerleşimci ya!… Ne masumdurlar!..

***

Yurtlarından, topraklarından kovulanlar Filistinliler!.. Kaçtıkları yer ise; Gazze.. Ama ya öldürülüyorlar, ya da sürgüne mahkum ediliyorlar.. 40 kilometrekarelik bir alana sıkıştırılan 2.5 milyon insan!.. Müslüman Filistin halkının değil, Siyonist İsrail’in Yahudilerinin iskan edeceği topraklar, Gazze!!!..

***

Şöyle, 1940’ların, 50’lerin, 70’lerin hatta 80’lerin Filistin topraklarına ait haritaya bakılsın!.. O günün haritasıyla, bugünün haritasına bir baksınlar; görürler hakikatı!.. Yüzde 90’ı Filistin halkına ait topraklar, bugün yüzde 85’i İsrail’in işgali altında.. Ve Siyonist İsrail’in işgali, zulmü, vahşeti bugün yeni değil, 7 Ekim’le başlamadı?.. 70 yıldır süre geliyor..

***

İşte, Hamas da ve diğer oluşumlar dahil.. Filistin Kurtuluş Ordusu da.. Hepsi; bu işgale, bu zulme, bu vahşete dur demek için, mücadele etti?.. Özgür Özel bey’e hatırlatmak istemem, ama velakin kendi toprağını, kendi vatanını, korumaya çalışan Hamas’ı terör örgütü üyelerini de terörist ilan ettiği için, yüzüne haykırmak gerekir!?..

***

Ey Özel zatı!!.. Vaktiyle, ülkemiz de, bu topraklar da, sömürgeci, işgalci devletler tarafından, zulme uğratılarak, işgal edilmişti.. Fransızlar mı, İngilizler mi, Bulgarlar mı, Yunanlılar mı, Ruslar mı?.. Yedi düvel bir olmuş, vatan topraklarını işgal etmişlerdi.. Milyonlarca kilometrekarelik alana sahip olan Osmanlı, 767 bin 119 kilometrekarelik alana sıkıştırıldı..

***

Peki, günü geldiğinde biz ne yaptık!.. O işgale, o sömürüye, o vahşiliğe karşı yekvücut olup, mücadele ettik.? “Kurtuluşu savaşını, düşmana karşı başlattık.. Bir iman şuuruyla, ırklar, diller, renkler gözetilmeksizin; mücadele edildi, Yedidüveli bu topraklardan attık, işgalden ülkeyi kurtardık!?.

***

Bizim yaptığımız suç muydu?.. Cephelere giden sivil halk terörist miydi?.. Eline silah alıp, harbe giden, Fatma analar, bacılar, Mehmet dayılar birer örgüt üyesi miydiler?.. Kendi vatanını, toprağını, namusunu, şerefini, haysiyetini koruduğu için işgalci mi oldular?.. O ayaklanma bir suç muydu?..

***

Bay Özgür Özel bey!.. Deyin hele!.. Sizin gözünüzün önünde her gün onlarca insanınız katledilecek, öldürülecek.. Ab-ı hayat tanınmayacak.. İnsanca yaşamalarına izin verilmeyecek.. Açlık, sefalet içerisinde abluka altında tutulacak? Evlerinden, işyerlerinden, topraklarından sürgün edilecek? Enva-i aşalığı yapacaklar.. Ve siz kılınızı kıpırdatmayacaksınız öyle mi?…

***

Karakteristik özelliğini yaşanan zulme ve vahşete nasıl bir pozisyon alır, bilmem!.. Ama zerre-i miskal bir vicdan vaki ise, bir şeyler yapardınız!.. İşte o bir şeylerdir, hal-i hazırdaki Filistin halkının ortaya koyduğu mücadele!… İman şuuruyla, her gün ölmektense, her gün zulme uğramaktansa, bir kere ölmeyi yeğliyorlar…

***

Vatanı için, milleti için, inancı ve imanı için, ölümsüzlüğü tatma adına, şehit olmayı, din yolunda canım feda etmeyi yeğliyor.. Yer küresi sağır ve dilsiz hale düşse de!.. İslam dünyası pısırıklaşıp, korkaklık zilletine düşse de!.. Siyonist İsrail ve onun hamileri olan Emperyalist güçler azgınlaşsa da!..

***

Onlar birer mücahit kahraman olarak, cihada yemin ederek, vatanlarını, insanlarını savunacaklar?!.. İşte bu mücadele ne terörizmdir, ne de terör oluşumudur, ne de suç teşkil edicidir.. Hepsi, nefsi müdafaadır.. Asıl suçlu, asıl işgalci, asıl vahşi, asıl yüzsüz, asıl insanlıktan nasibini almamış olan; bir milletin topraklarını işgal etmektir, terör devleti olarak, onları katletmektir?…  Tabi yüzü olanlar, yaşananları bilir.. Olmayanlar ne bilir?..

***

Neyse!.. CHP’deki “değişim değişimsizliktir” diyelim ve noktayı koyalım!.. Çünkü, mübarek(!) şahsiyet sahibi Özel de ustalarının yolunda gidiyor..? Halef-selef noktasındaki tek değişiklik, öncekiler vekâleten değil, asaleten o koltukta oturuyorlardı?.. Onun için de; “Hamas da  Gazze’deki silahlı herkes de, teröristtir?”..

***

İYİ PARTİ KAZANI

Cadı kazanını da geride bıraktı..  Ardı ardına istifalar yaşanırken, ortaya çıkan 132 milyon lira krizi geçen her zaman dilimi içerisinde yeni mide bulandırıcı hadiseleri ikmale getiriyor.. Ümit Dikbayır üzerinden ortaya atılan iddialar, partiyi içinden çıkılamaz hale soktu..

***

Akşener'in “ispat etsin” çıkışı üzerine “Savcılığa gideceğim”diyen Dikbayır, ihraç talebiyle disipline yollandı! İstifası beklenen  Dikbayır daha haşin çıkarak, bu kez tehditler yağdırdı.. Ağzından çıkan o sözcük.. “Hepsini rezil edeceğim..! “ 

***

Milletvekillerinden 500 bin TL ve 1 milyon TL gibi bağışların istenmesi de partiyi iyice karıştırdı.  Akşener para isteme davasına da “ispat ederlerse şerefsizim” diyerek sert çıktı. Bu sözlere yanıt veren Dikbayır ise "Gerçeği ispat etsin yoksa savcılığa gideceğim"  dedi. Bu kez, Partide çalışan bir kadına tacizde bulunduğu da iddia edilen Dikbayır, suskunluğunu bozdu ve adeta Akşener'e savaş açtı.

***

Dikbayır, Sözcü'ye yaptığı açıklamada, "Açıkçası 5-10 gün sonra partimizden istifa etmeyi düşünüyordum. Bağımsız kalacaktım. Ama iş madem bu hale getirildi, ben de sonuna kadar mücadele edeceğim. Yani yazık ediliyor. O kadar çok arayan var ki partili partisiz. Yazık ediyorlar partiye. Onun altında bazı parti yetkililerimizin çok utanacağı bir şey var. Ben onu anlattığım zaman rezil, kepaze olacaklar" diyerek tehditler yağdırdı.

***

Ümit Dikbayır, hakkındaki taciz iddialarıyla ilgili de şu açıklamayı yaptı: “Partide tacizde bulunulduğu öne sürülen kadını işten çıkarıp olayın üstünü kapattılar. O kızcağız da işten çıkarılmasını benden biliyor. Şimdi bilenmişler, 5 sene önce işten çıkarttıkları bu kişiyi işe almışlar sırf bana iftira atsın diye. “

***

Dikbayır dün iki çıkış yaptı. İlk önce kendisi hakkında suç duyurusunda bulundu. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan suç duyurusunda Dikbayır, kendisi hakkında 4 ayrı iddiasının soruşturulmasını istedi. Dikbayır daha sonra, TBMM Başkanlığı'na dokunulmazlığının kaldırılması için dilekçe verdi. Yazıyı kaleme alırken Parti Disiplin kurulundan henüz, Dikbayır’ın ihracıyla alakalı soruşturma kararı çıktı..

***

Evet, kazan cadı kazanını geçti.. Artık ifşa kazanına döndü.? Bakalım bu gidişat daha neleri ifşa edecek.. Hasılı; İyi Parti’de hiç ama hiç iyi şeyler olmuyor..

***

GÜNÜN SÖZÜ?..

Bozulan düzenin yeniden kurulması için yapmamız gereken, her şeyi eski sadeliğine döndürmektir…