OY YÜZDELİĞİ NEYİ İFADE EDİYOR?…

Diyarbakır için…

AK Parti yüzde; 30..

HDP ise yüzde 62…

Tabi, AK Parti'nin aldığı yüzde 30'luk oy'da bir pay var..

Hatırı sayılır, bir orandır o pay!..

Hüda-Par'ın payı!!!..

Malum yasal olarak "seçime" katılma hakkı aldı..

Ama, "seçime katılmadı"..

Diyarbakır özelinde de; Ak Parti'ye "oy vermeye" yönelik yeşil ışık yaktı..

Ki bu oranı, Çınar'da bariz olarak görüyoruz..

Önceki seçimlerdeki oy oranı, yüzde 6 ila 7 bandında idi..

Biliniyor ki, Hüda Par'ın "seçmeni" radikaldir..

Fire vermez!..

Sol bir partiye..

Seküler bir fikriyattan yana tavır takınmaz!...

Hal böyle olunca, Ak Parti'nin yüzde 2 oranında MHP'nin de oy oranını hesaba katarsak…

Büyük Birlik Partisi..

Sonuç derseniz!!..

AK Parti'nin Diyarbakır'da almış olduğu halis-muhlis oy oranı; yüzde 20'dir!…

Ötesi yok...



***

Demek ki, "kaybı" 2014'e göre yüzde 15'tir!…

Çünkü, 2014 seçimleri..

Herkesin malumudur..

Çözüm süreci..

Kırsalda PKK'nın ciddi yönde baskısı..

Yerel yönetimlerin, HDP'den oluşu..

Yani; o dönemde "artılar" HDP açısından çok..

AK Parti açısından ise iktidar partisi olmasına rağmen "eksiler" yüksekti!..

Ki, Hüda-Par da "seçime" girmişti?..

Adayı vardı?…

İşte tüm bunlara rağmen AK Partinin adayı M. Galip Ensarioğlu yüzde 35 oranında oy almıştı..

Ki bu oy; AK Parti'nin "yereldeki" en yüksek oyu idi!…

Velhasıl kelam!…

AK Parti Diyarbakır'da her yönüyle; "büyük bir kayıp" yaşamıştır…

Dile kolay..

Yerel yönetimlerin tüm imkanları sende olacak..

Kayyumlar olacak..

Örgütün hiçbir şekilde hakimiyeti olmayacak?..

Sandıklar özgür..

Seçmen özgür..

Devlet-i Aliye tüm nüfusuyla; "alanda" efor sarf ediyor..

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ifadesiyle; 40 trilyon..

Yani eski para birimiyle; 40 katrilyon lira Diyarbakır'a özgü harcama yapmış?..

Ama gel gör ki; "seçimi" açık arayla kaybet…

Yüzde 20 oy al..

Diyeceğim şu; AK Parti'nin Diyarbakır'daki zevatı; "vaziyeti" içine sindiriyor mu?..

Edeceği bir iki kelam gerekçesi var mı?…

Neyse; onu da yarına bırakalım..

Belki birilerinin söyleyeceği bir şeyler olabilir?..

***

KAZANMA İHTİMALLERİ!…

Seçim öncesi, bu minvalde çok konuşuldu!..

AK Parti!…

Seçime iyi asılırsa; "bu ilçeleri" kazanabilir diye!..

Ergani..

Eğil..

Hazro…

Lice..

Dicle..

Ki Kocaköy diyen de vardı..

Tabi diyen; Ak Parti'nin troykası..

Trolleri…

Alınan sonuçlara bakıldığında!..

Hepsi; "sanal siyasetmiş" imzasını çakıyor..

***

Hiç kuşkusuz ki!..

Kulislerin sorguladığı iki ilçe var!…

Bismil ve Silvan..

Diyarbakır siyasetinde..

Ankara "resminde.?"

Külliyedeki, "yansımada", önem arz edicidir, bu iki ilçe önemli!!!..

"Kendi evinizde kazandınız mı?"

Peki, alınan oy nedir?..

Dikkat çeken, Diyarbakır'ın 17 ilçesi arasında!…

Lice dışındaki tüm ilçelerin; "rekorunu" kırıyor..

Yani, AK Parti adına seçmenden "kırmızı kart.."

Bismil..

HDP yüzde 71.43..

AK Parti yüzde 25.75

Silvan...

HDP yüzde 75.69..

AK Parti yüzde 22.16…

Aslında iki ilçenin, seçim sonucu Diyarbakır siyasetinin nasıl bir "sömürge" altında olduğunu ortaya koyuyor..

Şişirme siyaset...

Gerisi; lafı güzaf diyerek noktalayalım!!..

***

HDP'NİN DİYARBAKIR BAŞARISI!..

Kim ne der bilmem.. Ki zaten, her şey ulu orta yerde…

Halk deyimiyle; "preze" ortada!…

HDP..

31 Mart "zaferini" Diyarbakır ölçeğinde; "sessiz!" elde etti..

Ev ev..

Site site..

Mahalle mahalle..

Köy köy..

İlçe ilçe…

Birebir "markajla" saha hakimiyetini elde etti...

Bir eve dört kez; uğradı!…

Saldırgan olmadı; "mağduriyet" moduyla sahayı gezdi?…

Gelen siyasi saldırılara..

Gelen siyasi gözaltı ve tutuklamalara..

Kimlik üzerine..

Dil üzerine..

Cezaevindeki açlık grevleriyle; "etki-tepki" üreticiliğiyle "insanların duygusallık" kanadına çalıştı!…

Buraya odaklandı; tüm eforunu burada kullandı?..

AK Partinin hatalarını..

Ak partideki trol ve troykaların da himmetiyle!..

Tüm kırılmaları..

Tüm küskünlükleri..

Tüm şirretliğin yarattığı tahribatı "sessizlik duygusuyla" Diyarbakır ölçeğinde hanesine artılar olarak döndürdü?

Üstün başarı "ipini" böyle göğüsledi!..

Ve şu realiteyi ortaya koydu..

Hizmet yaparsın..

Yol..

Kaldırım..

Park ve bahçe yaparsın...

Amma velakin; "gönüllere, kalplere, zihinlere" inmezsen, duygulara hitap etmezsen; yaptıklarının "hiçbir kıymeti harbiyesi" yoktur!…

***

GÜNEYDOĞU VE BATI!…

İşte bu noktada!…

HDP "büyük" bir kayıp yaşadı..

Yani CHP'yi omuzlaması!..

İyi partiye "omuz" vermesi..

Saadetle dirsek teması!…

Ki, "bu dayanışmaya" karşı tarafın "yok demesine" rağmen!

Ve tabi ki, AK Parti'ye "Batıyı" kaybettirmek gibi strateji!..

Doğrusu!..

HDP için büyük ve telafisi zor bir "kayıp" yaşattı diyebilirim!!…

Zamanla görülecek?

Tabi bölge açısından da kaybı var?

104 belediyeden..

Yüzde 30 oranında bir kayba uğramak; çok ders-i ibretler ihtiva etmektedir..

Nedenlerini..

Niçinlerini..

Kayıplarını iyi sorgulaması gerekir..

Özeleştiriyi çok ama çok "derinlere" inerek, yapmalıdır?..

Hep derim..

HDP yerel siyaseti doğru mecrada yapmış olsaydı..

20 yıllık süreç; "onu" iktidara taşırdı..

Hükümet yapardı..

İktidar ortaklığında söz sahibi olurdu?..

Ama benimsenilmedi?..

7 Haziran ve 1 Kasım aslında; "sorgulatıyor?"..  Lakin; fırsat tepildi?..

Bugün, AK Parti için ne diyoruz?..

Yerelden, genele yayıldı..

Yani, Belediyelerle iktidarın merdivenlerini inşa etti.. 17 yıllık iktidar hali; Belediyelerden gelen kazanımdır?

Gelinen noktadaki; "düşüş!?"..

Yereldeki "kayıplar" inşa edilen o merdivenlerden inişe döndü?..

Halk olarak; "tepeden inmeci" hareketlere karşı hep alerji duymuştur..

Velhasıl.. 

Netice itibariyle..

HDP yerelde "nerde kalmıştık" demekten çok "şimdi ne yapabiliriz?" demeli!..

Yoksa!..

Klişeleşmiş ifadeyle; "eski tas, eski hamam" olur ki!..

Bu da; bir çok "kayba" kapı açmadan başka hiçbir şeye fayda getirmez?

Bilakis; kazanımların kaybı olur?!..

 

***

DOĞRU MU?…

Sevgili Rektör Hocam..

Sayın Prof. Dr. Talip Gül…

Dün!..

Gün boyu yüzlerce "ihbar" mesaj aldım…

Hepsi, aynı mevzuu!..

Konu şu; Üniversite'de organize edilen "TRT Akademik" etkinliği!..

Öğrencilere, mesaj gönderilmiş..

WhatsApp grubundan.. Ki öğrencilerin..

Ve sınıf ile fakültelere özgü; organize edilmiş grup!…

Deniliyor ki..

Eğer ki bu etkinliğe katılmazsanız..

İki hafta "derse" girmemiş deyip "yok" sayılacaksınız?..

Gerekçe de; siz etkinliğe katılacakmışsınız..

Salon dolu olsun, öğrencilerin hepsi katılım göstersin diye!…

***

Vaziyete vakıf mısınız, değil misiniz?

Bilemiyorum..

Ama biliyorum ki, böylesi bir "duruma" ilk tepki koyan siz olursunuz!..

Birileri; "şirin" görünme adına böylesi bir tehditte bulunmuş..

Yapan öğrenci temsilcisi..

Tabi talimat okul hocalarından…

Öğrenciler diyorlar ki..

Nezaket kurallarına göre, makul bir ifadeyle "çağrılmış" olsaydık..

İnanıyoruz ki, yüzde yüz değil de, 80-90 oranında katılım olurdu..

Ama; bir alışkanlık haline gelmiş…

En küçük bir etkinlik daveti bile; "tehditle-şantajla" yapılıyor?..

***

Sayın Gül..

Öğrencilerin bu mevzudan haberdar olmanız yönünde bu ihbarları yaptığını da ifade etmek istiyorum..

"Hocamız bilsin.."

Umarım vakıf olursunuz..

Ve umarım böylesi işgüzarlara da, idari bazda gereken nasihati da yaparsınız!..

Çünkü, hassasiyetinizi bilen biriyim!…