DİYARBAKIR'IN TANITIMI…

Denilene göre..

6-9 Eylül 2018'de olacakmış?

Ankara Atatürk Kültür Merkezi'nde..

Tabi ki…

Para bulunursa..

Müşteriler oluşursa…

Stantlar "satılırsa..!"

Organizasyon, "faturası" karşılanırsa!

Yani; "olursa olursa!"

***

Öyle ya…

Bir önceki yıl; "son dakika" fiyaskosu olmuştu…

Olmadı…

Tanıtım yapılamadı…

Her şey "beleş" olmasına rağmen..

Bu kez; "paralı!"

Bakalım; "iş akçeli" olunca taliplisi çok olur mu?…

Para var mı?

Bilmem…

Sakın ha bin bir güçlükle aldığımız; "Altın Elma" oskarına dokunmayasınız..

Satmayasınız ha!

Aman, aman aman!

Yoksa vitrine koyacak bir "becerikliliğimiz" kalmaz!…

 

***

KEÇİ BURCU NE ÂLEMDE?

Fikri takip noktasında…

Daha açık ifadeyle…

Keçi Burcu "kimin" ukdesinde şu an…

Malum.

Fi tarihinde…

Restorasyonu yapılmıştı…

Bakım…

Yenilemeye; milyonlar harcanmıştı…

Bir iki sergi…

Bir iki resepsiyon…

Sonra; "tu kaka" profiline…

***

Hendek ve barikat terörü..

Öyle kaldı..

Tabi Valilik tarafından Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası'na; "belli bir süreliğine" verilmişti..

Siz; "ne yaparsanız" yapın diye…

Sonra bir şeyler oldu…

İş makineleri…

Yıkım…

Yani kaş yapalım derken; "göz çıkarma" misali durumlar oluştu..

Islak "alan" oluşturma adına…

Sonra…

İşte o sonrasında; "bir işgal" oldu…

Birileri; "kendine" alan yarattı…

***

Önceki gün; "okur" sordu…

Bir işletme var…

Çay…

Masa…

Seyirgah…

İşte bu soru merakı noktasında; "Keçi Burcu ne âlemde?” diye soruyoruz…

Hal-i hazırdaki "işgal" yasal bir işgal mi?

Valilik…

Ticaret ve Sanayi Odası…

Tabi ki, Belediyenin "bilgisi" dâhilinde mi?

Yoksa!

10 yıla yakındır; "odanın" ukdesine alıp terk-i diyar ettiği "sahipsizliğe mi" matuf!

Akıbeti ne?

Bilen bildirsin ki; oraya gelip-giden "kimle muhatap" olduğunu bilsin..

Çünkü onuna gelen; "ahkâm" kesici!

 

***

DİĞER BURÇLAR VE SUR!

Keçi Burcu derken…

Sur'lar…

Ve burçlar…

Bir bölge harap…

Bir bölge, dekorasyonlu…

Sahi kim yetkili?

Ya da buraların "sorumlusu, karar merci" kim?

Ya da hangi kurum?

***

BELEDİYEMİZİN BORCU VAR MI?

Sormuştum!

Ki geçtiğimiz yıldı sanırım…

Büyükşehir Belediyemizin; "icraat" noktasındaki harcamalara..

Ödeneklere…

Hissesine düşen, "şehir matrahına…"

Gelir-gider…

Velhasıl kelam; "bütçe" harcamalarının dışında!

İç ve dış; "borcu" var mı diye sormuştum…

O gün, denilmişti ki; zerre-i miskal; "Borcumuz yok!"

Bilakis, "kasa" dolu…

Varsa borç; " o da" iç borç…

Sene-i devriyesinde; yeniden soruyorum!

Ki altı ayda bir sormak gerekiyor da…

Ama "süre" açısından "iltimas" geçtim…

Yani soruyorum…

Tabi soruyu ikmale getirmemdeki etken şu…

Bir söylenti…

Bir şehir efsanesi…

Bir fısıltı "söylemi" var…

Belediyenin "borcu" gırtlağa dayandı…

İflas bayrağı çekecek…

Artık İller Bankası…

Artık kente düşen pay adına aktarılan para kalmamış..

Kredi bile açılmıyor…

Kuruş; "çalışmaz" deniliyor…

Elbette ki hizmetin bedeli…

Elbette ki iş yapılacaksa, karşılığı olmalı..

Bir harcama olacak…

Ama; "borç gırtlağa geldi" sözü, ciddi!

İşte bu noktada soruyorum…

Belediyemizin; "dış borcu"

Ya da İller Bankasına "borcu var mı yok mu?"

Varsa ne kadar?

Yoksa "spekülasyonlara" elinin tersiyle; cevap vermeli!

***

KEMAL "DEĞİŞİM" DEMİŞ!

Vay maşallah!

Kemal, imzaları bekliyor…

Kapı açık…

Haydi Kurultay…

Ekliyor…

Değişim…

Dönüşüm…

Yenilik…

Köklü bir revizyon; "şart" diyor…

Doğrusu…

Kemal Bey bu noktaya gelmişse bravo!

Helal…

CHP adına…

Kemal Bey adına; "büyük bir aşama!"

Hadi…

İmzacılar ne yaptınız?

Hani, 624 imza toplamıştınız…

Yoksa siz de mi?