MEĞER Kİ CİNAYET HÜKÜMLÜSÜYMÜŞ?

Hani vecize bir söz vardır.. Sinsi ve karanlık hadiseler zinciri için kuşkular gelişince, söylenip, dururuz!.. Deriz ki, sen ona öyle bakma, o ne anasının gözüdür diye..! Akabinde; karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu sözünü de, kimi zaman ihmal etmeden ekler, dururuz?!!…

***

İşte Celal Begdaş mevzusu, kendisiyle alakalı patlak veren hadiselerin muhtevası, cuk diye bu kulvara giriyor.. Adeta cirit hanesi gibi!..  Hemi de, insana, gören ve duyana vay be dedirterek cinsten bir durum.? Peki kim bu Begdaş denilen zat!.. Tanımayanlar olabilir?.. Bu nedenle, azıcık onunla ilgili, detay vermek istiyorum..

***

Bilirsiniz, HDP İl Binası önünde, yıllardır anneler, babalar, bacılar evlat nöbeti tutuyorlar..  PKK’ya katılan çocuklarının kendilerine teslim edilmesi için, çadır kurmuşlar, eylem yapıyorlar.. Yaz, kış, yağmur, çamur demeden.. Öyle ki, HDP binayı bile terk etmek zorunda kaldı… Toplumun ekseriyeti de, destek veriyor..

***

İşte, Celal Begdaş denilen şahıs da bu eyleme katılan babalardan biri!.. Oğlu Yusuf için.. Kendisi agresiflikleriyle, taşkınlıklarıyla sürekli gündeme geldiğini bilmeyen yok!.. Ki kamuoyu da onu bu yüzüyle tanıyor.. Özellikle aileleri ziyarete gelen siyasilere, hele ki muhalefete mensupsa, hakaretler, suçlamalar onun cephesinde havada uçuşuyor…

***

Etmediği laf, hakaret kalmaz!.. En son, kameralara Ankara’da, HDP Genel Merkezi önünde, siyah çelenk bırakırken, görüntülenmişti kendisi!.. 4 Mayıs 2023’te ise, Diyarbakır Adliyesine gidip, HDP çocukları dağa kaçırıyor diye suç duyurusunda bulunmuştu?.. İşte bu iki eylemden sonra, sırra kadem bastı, ortalıkta hiç gözükmedi!…

***

Gelirsek Begdaş’ın sırlar alemine neden düştüğüne!?.. Detayı, Diyarbakır Söz’de yer alıyor.? Ama özetini aktarmadan önce, uyarımı yapayım.. Sıkı durun, vay be sözcüğünü de, ağzınızda tutun.. İkinci cümleniz olan meğer ki, biz ne safmışızı da hazır edin!.. Çünkü, Begdaş denilen zat, çok ama çok masum biri değilmiş?.. Eli kanlı biri imiş?..

***

Şöyle ki!.. Begdaş, gittiği Diyarbakır Adliyesi girişinde, GBT kontrolüne takılmış.. Yapılan kontrolde, kasten adam öldürmek suçundan, ceza almış.. İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesinde, hakkında 45 yıl hapis cezası verilmiş.. Ki bu ceza aynı zamanda, Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından da, onanmış!…

***

Adliye polisi, gözaltına alıyor.. İnfaz Savcılığına sevk ediliyor.. Begdaş’ın kasten adam öldürmenin dışında, 17 ayrı suçtan da kaydı çıkıyor.. Yaralama, tehdit, hakaret ve yağma gibi!.. Savcı, infazın yerine gelmesi için, tutuklama kararı verip, cezaevine gönderiyor!…

***

İşte ne oluyorsa, bundan sonra oluyor, sırra kadem basma mevzusu!.. İddiaya göre, önce tuvalete gideceğini söylüyor, buradan birileriyle görüşüyor, kumpasa geldiğini iddia ediyor.. FETÖ’cülerin tuzağına düştük gibisinden, ithamlar sıralayıp, bir yerlerden destek istiyor!..”

***

Kimlerle temasa geçtiği, hangi makamla görüştüğünü buradan aktarmak istemiyorum!?. Çünkü, teyid edici bir resmiyet yok..? Sonrasına gelirsek!.. İki Polis memuru onu cezaevine götürmek üzere, Adliye binasından çıkarıyor?.. Ve ne oluyorsa bu esnada, “Begdaş firar ediyor..”  O günden bugüne kayıp, firar.. Aranıyor diyorlar?!!..

***

İki polisin ifadesi!.. “Aracımız bozuldu, indik aşağı, arıza nedir diye?. Begdaş da arka kapıyı açarak kaçtı. Hava karanlıktı dur ihtarında bulunduk, ara sokaklara kaçarak izini kaybettirdi?”.. Soruşturma polisler açısından takipsizlikle neticelenmiş!?. Begdaş hakkında ikinci kez, yakalama kararı çıkarılmış!?..

***

Bir ayrıntı daha var.. O da, Begdaş’a can güvenliği olmadığı için, koruma polis memurunun da, evlat nöbeti tuttuğu süreç içerisinde, tahsis edildiği iddiası da söz konusu!?... Neyse ben girişte, iki kelamımı ettim..! Bundan sonrasına kim ne der bilmem?..

***

CEHALET ARKADAŞ CEHALET!…

Deriz!.. Cehalet ile bilgisizlik farklı şeylerdir.. Bilmeyene anlatır, öğrenir, öğretirsin!.. Ama cahile anlatamazsın!.. Çünkü, O bildiğini, sanandır.. Halk deyimidir, “Anlayana Sivri sinek saz, anlamayana davul zurna bile az..”!

***

Şu Laik kesilen, seküler takılan, sol, sosyalist gezinen bir kesim var ki, cahiller familyasındandırlar.. Bakınız, günlerdir “Kelime-i Tevhid” bayrağı üzerinden, “Hilafet Bayrağı” denilerek, ahkam kesiliyor.. Arsızca da, bağnazca da laflar sıralayıp duruyorlar.. Çok büyük bir bilmişlikle!..

***

Yok arkadaş yok!.. Hilafet bayrağı diye, açılan, saçılan, dalgalandırılan bir bayrak yok!.. Hiçbir halife döneminde; bu hilafet bayrağıdır diye bir bayrak, hazırlanmış ve açılmış değil.. Kaldı ki hiçbir halifenin şu halifelik bayrağıdır demişliği de yok!..

***

Eee.. Peki bu kadar ısrarcılık nedir?!.. Neden; Kelime-i Tevhit bayrağını illa ki; Hilafet bayrağıdır demeye getiriyorlar?!.. Niyet halis değil.. Gaye kışkırtmak, provoke etmek, toplumun sinir uçlarıyla oynamak..

***

CAMİ’DE VAAZ VERMİŞ!..

MOSSAD Operasyonunda yakalanan, bu kişi, Türkiyeli değil, Suriyeli.. Hatay bölgesinde, yaşıyormuş!?. Kırıkhan ilçesinde, bir camiide vaaz vermiş!.. Etrafında topladığı ilçe sakinlerine, Ayet ve hadislerden bahsetmiş.. Görenler anlatıyor!…

***

Ne diyelim, Allah bizleri münafıkların şerrinden, korusun!.. Çünkü münafığın birinci şartı; “nifak üretmektir?”.. Eee, MOSSAD’ın Türkiye’ye yönelik emeli de ahalinin arasına, nifak tohumunu ekmek!?. Uyanık olmak lazım.. Kritik zamanlarda, kritik hadiseler bizi bize kırtırtabilir?..

***

GÜNÜN SÖZÜ?..

Ah KOÇ’um derelerden dolanmayı bırak, düz ovada siyasete gir!…