‘HEPİMİZ SUÇLUYUZ’
Günün birinde öyle bir zaman gelecek ki Diyarbakırspor sahaya çıkmayacak denilseydi hiç birimiz inanmazdık. Dün takımın sahaya çıkmadığını duyan veya öğrenen herkesin bunu şaka sandığını düşünüyorum. Ama ortada bir gerçek var ki Diyarbakırspor sahaya çıkmadı. Bölge takımı dediğimiz,büyük camia yakıştırmasını yaptığımız, asla sahipsiz kalmaz diye anlattığımız Diyarbakırspor meğer ki bu ünvanların sahibi değilmiş.Öyle olmasa bu hale gelinir miydi?. Bu olaydan sonra karşılıklı suçlama yarışının başladığını görüyorum ve gülüyorum. Neden mi?. Çünkü kimse temiz değil. Küçüğünden büyüğüne kadar tüm çalışanlar, basın mensuplarından kentin yöneticilerine, iş adamlarından STK’lara ,eski yöneticilerden onları atayan siyaset ağalarına, taraftardan belediye başkanlarına kadar herkes Diyarbakırspor’un kadim hatırası önünde yargılanmayı hak ediyor. Kim ne yaptı tek tek anlatmaya çalışırsam bu işi yazmak için aylarca uğraşmam lazım. Onun için diyorum ki hiç öyle sağa sola kaçmadan, kimseyi günah keçisi yapmadan sen,ben,biz,siz hepimiz Diyarbakırspor’a ihanet ettik. Kimimiz bu büyük değeri siyasi ve ekonomik çıkarı için kullandı, kimimiz siyasi anlayışımıza uymuyor diye ‘devlet takımı ‘ yaftası vurdu,kimimiz istediğimiz yönetimleri yanlışlarıyla kabul etti,kimimiz tribünde bahis,kısır çekişme ve siyaset uğruna olay çıkardı. Devlet Diyarbakırspor’u politize etti,halktan soğuttu,’kentin sahibiz ‘ diyenler de sahip çıkmak yerine Diyarbakırspor’a düşmanlık besledi. Herkesin bir hesabı vardı, hepsi işini gördü. Eski yönetimler zamanında sessiz kalan personel ‘Nasıl olsa Diyarbakırspor bitti. Bir darbe de biz vuralım ve mezara girsin’ diyerek böyle bir dönemde kazan kaldırdı. Son noktayı onlar koydu. Demek ki Diyarbakırspor sevgisi felan yalanmış. Herkes senelerce koca bir sahtekarlık yapmış.
Bu işte günahsız olan tek olgu Diyarbakırspor olmasına rağmen bu kadar ihanetin bedelini o çekti. Ama kimse kaçmasın. Diyarbakırspor mazlumdur,günahsızdır ve suçsuzdur. Aynı zamanda ziyaret gibidir ve bu tabloyu yaratanları çarpacaktır. Bu koca leke de Diyarbakırspor’un tarihine değil bu ihaneti yapanların alınlarına yazılacaktır. Dünya döndükçe bu rezalet nesilden nesile anlatılacak.
Bu kentin devlet erkanı ve yerel yönetimleri böyle sessiz kalmaya,’bana necilik ‘ oynamaya devam etsin. Elbet bu işin onlara dönük faturası da olacak. Eskiden Diyarbakır’ı yönetmenin bir ağırlığı vardı ve bunda Diyarbakırspor’a yapılan katkıların önemli rolü vardı. Bundan sonra onlar da büyük ilin ağırlığını kaldıramayan küçük yöneticiler olarak anılacak. Bir spor kulübüne sahip çıkamayanlar, ya da çıkmak istemeyenler büyük yönetici olamaz.
Dünkü olaydan sonra çok net olarak ifade ediyorum Diyarbakır’da sadece Diyarbakırspor değil spor bitmiştir. Bu saatten sonra eski haline getirme imkanı yoktur,olamaz da. Diyarbakırspor kentin çimentosuydu,o bittikten sonra ne yapsanız hikaye. Bu sözlerime şimdilik tepki verenler olabilir ama zaman kimin haklı olduğunu gösterecektir.
