İhanetçisi bol memleket

Diyarbakır kadar kendi öz değerleri tarafından ihanete uğrayan başka şehir bilmiyorum.Halkının oylarıyla belli mevkilere gelenleri ihanet eder, gazetecisi ihanet eder, taraftarı ihanet eder, iş adamı ihanet eder, sivil toplum örgütleri ihanet eder,bürokratı ihanet eder. Sporundaki ihanetler de bundan farklı değildir. Teknik adamı ihanet eder, sporcusu ihanet eder. Üstelik bunlar o formayı ve armayı hayal bile edemezken, rüyalarında ancak görebiliyorken fırsat ele geçince ihanet eder. Bu kadim kent,içinde yaşayanlar, nimetlerinden yararlananlar kendisine layık olmadığı için hep ihanet peşinde koştukları için ne onlar iflah olur,  ne de güzelim kent hak ettiği yere gelir.

Alın size Diyarbakırspor. İsmi çok büyük ama yerli ihanetçiler yüzünden ne hallere düştü. Dün o kutsal formayı yere atanlar çok değil 3 yıl öncesine o formayı hayal edebiliyor muydu?. Bir kulübün alt yapısında yetişenler, üstelik o memleketin insanı olanlar formaları yere atıyorsa sözün bittiği yerde değil miyiz?. Ne para ne pul hiçbir şey insanın onuru ve şerefinden değerli değildir. Dün o formayı yere atan ihanetçiler giydikleri o formanın idrakına varamamışlardır. Bugün ihanetçiler yüzünden maskara haline gelen o arma ve forma salt bir spor kulübü arması değildir, manevi olarak derin anlamlar içermektedir. Kimler zamanında o forma için savaşmadı, kimler uğrunda ölmedi ki. Gerçi bunları niye yazıyorum ki?.O formayı yere atanlar bunları bilseydi, bu bilinçle yetişseydi ve o formayı hak etseydiler zaten yere atmazlardı. Son 3 yılda 2 kez küme düşmek ve rakiplerinin maskarası olmak yerine başarılı sonuçlar alarak şerefle taşırlardı. Onlara kızıyoruz ama unutmayalım ki onlar da ihanetçisi bol memleketin havasını solumaktadırlar. Dün onlara hem kızdım öfkelendim hem de ‘bunlardan başka ne beklenir ki’ diye söylendim.

Onlara son bir sözüm olacak :O formaya ne sizler ne de bu memleketin etkili ve yetkilileri layık değil. Formayı çıkarmanıza diyecek şey yok fakat madem yere atarak ‘bir daha giymeyeceğiz’ dediniz. Hazır bunu yapmışken bir daha giymeyin. Evet, nasıl ki kişi ölür hatıralarına saygılı olunur bizler de 40 yıllık efsaneyi kalbimize gömeriz. (Niye 40 yıl?.Çünkü son 5 yıldaki rezaletler zinciri bu güzelim maziye girmeyi hak etmiyor) Son 5 yılı olmamış sayarak ‘bir zamanlar Diyarbakırspor’umuz vardı’ deriz.