“GALİBİYET TAMAM..PEKİ YÖNETİM İŞİ?”

Denizlispor galibiyetinden sonra tuhaf duygular yaşadık. 42 yıllık çınar Diyarbakırspor, dile kolay 247 gün, 8.5 ay ve 21 maç sonra kazandı. Öyle bir hale getirdiler ki böyle bir galibiyete çılgınlar gibi seviniyoruz. Potansiyel ve büyüklük olarak Süper Lig’de üst sıralarda olması gereken Diyarbakırspor’un sevenleri olarak son sıradan kurtulmanın mutluluğu içindeyiz. Bu sözlerimden, bu galibiyeti küçümsediğim anlamı çıkarılmasın. Bizi şehir olarak bundan daha büyük sevinçlerden mahrum bırakanların yarattığı trajedinin koca bir kenti aylar sonra gelen galibiyete ne kadar sevinir hale getirdiğini vurgulamak istedim.
Maçın analizine geçmeden önce alınan bu galibiyette sevinmesi ve sevinmemesi gerekenleri vurgulamak istiyorum. Koca Diyarbakırspor’u bataklığa sürükleyen, tüm kötülükleri yetmezmiş gibi Denizli deplasmanına yalnız ve kimsesiz gönderenlerin sevinmeye hakkı yok. Çünkü bu galibiyette zerre kadar payları yok. Bu kente ve Diyarbakırspor’u mutlu etmek istiyorsanız işgal ettiğiniz ve egolarınız uğruna paçavraya çevirdiğiniz şerefli yöneticilik kimliğini bırakarak 42 yıllık çınar devrilmeden önünü açın. Sevinmeyi hak eden ise futbolcular, teknik heyet ve yüreği Diyarbakırspor’la atan gerçek taraftarlardır. Onların sayısının ne kadar fazla olduğunu biliyorum. Siz bakmayın Atatürk Stadı tribünlerinin boş kalmasın !.Çünkü yüreği Diyarbakırspor’la atanlar asla küsmemişler ancak dünyanın ve ülkenin her tarafına yayılmak zorunda kaldıkları için sadece uzaktan takip edebiliyorlar.
Bir de maçın analizine bakalım. Takımın her bakımdan maça iyi hazırlandığı belliydi. Bunu sağlayan da kuşkusuz teknik heyettir. Teknik Direktör Korukır ve ekibinin göreve geldikten sonra takımı düzeltmek adına neler yaptığını az-çok biliyorum. Denizlispor’un en iyi tarafı hücüm gücü, en büyük zaafı ise savunmasıdır. Engin hoca bunu iyi analiz etti. Diyarbakırspor, maça tek forvetle başlayıp, orta saha,savunma ve kanatlarda rakibe geniş alanlar bırakmadı. Böyle olunca Youla, Braga,Emin,Ahmet Cebe  gibi hücümda etkili oyuncuları kilitledi. İlk yarının sonuna doğru gelen Halil’in golü Diyarbakırspor’un direncini artırdı. İkinci yarıda da aynı oyun anlayışı işlemeye devam etti. Engin hocanın yaptığı tek değişiklik giren ve çıkan oyuncular oldu. Sahada etkisiz kalan Mustafa Çiçek’in yerine ayağa iyi pas yapan ve top saklama özelliği olan Zafer Şakar ile Önder ve Suat Usta gibi oyuncuları alarak rakibin gol bulma girişimlerini tüketti. İyi mücadele,akıllı taktik ve biraz da rakibin Diyarbakırspor’û hafife alması galibiyeti getirdi. Ama başta da dediğim gibi bu sonuç yönetim değişimini önlememeli. Aksine camiayı hırslandırarak takıma sahip çıkılmasını teşvik etmeli ve yöneticilik koltuğunu işgal edenleri de hızla hak etmedikleri yerden hak ettikleri yere göndermeye vesile olmalıdır.