BARAJ

Baraj kapakları aniden açılır ise ne olur?

Sel olur.

Peki yüzde on olan seçim barajı kaldırılır ise ne olur?

Bence aynı etkiyi yapar.

Olay şöyle.

Anayasa Mahkemesi başkanı Haşim Kılıç bey bireysel başvuruları değerlendirerek, yüzde on olan seçim barajının kaldırılıp kaldırılmayacağı konusunda en geç iki üç hafta içerisinde bir karar vereceklerini söyledi.

Hemen belirtelim. Anayasa Mahkemesi konuyu esastan inceleme kararı almış bulunuyor.

Yani açılan davalarda usuli eksiklik yok.

Davanın Anayasa Mahkemesinin yetkisine girmediği konusunda bir endişe söz konusu değil.

Mahkeme bu konuyu incelemede kendisini yetkili gördüğünü, işin esasına girmekle ortaya koymuş bulunuyor.

Ve hepsinden önemlisi Anayasa Mahkemesi bu çok önemli konuyu incelemede, Mahkemelerinin ilgili bölümünde birkaç Hakim ile karar vermek yerine, heyet halinde incelemeyi ve karar vermeyi uygun gördüklerini açıklamış bulunuyor.

Anayasa Mahkemesi hem iç hukuk bakımından ve hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin vermiş olduğu kararlar yönünden meseleyi ele alacaktır.

Bilindiği üzere Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi daha önce BDP(HDP) tarafından yapılan yüzde on barajının kaldırılması konusundaki talebini reddetmiş ve söz konusu barajın seçim adaletine aykırı olmadığına karar vermişti.

Elimizde AİHM sinin almış olduğu böyle bir karar var iken, bakalım Anayasa Mahkemesi, nasıl bir karar verecek, hep birlikte göreceğiz.

Anayasa Mahkemesinin konuyu esastan inceleme kararı aldığını açıklaması üzerine, fikrine başvurulan birçok önemli hukukçu, bu yasağın kaldırılacağını ve tespit edilecek olan hukuka aykırılığın, seçimlere bir yıldan az zaman kalmış olmasına rağmen, Haziran 2015 seçimlerinde uygulanacağını söyledi.

Ben o kadar kesin konuşmamak gereğini düşünüyorum. Zira yukarıda da söyledim, bir kere aynı konu ile ilgili olarak bizim hukuk sisteminin üzerinde olduğunu kabul ettiğimiz AİHM in kararı var.

Anayasa Mahkemesi AİHM sinin kararını nasıl geçersiz ayacak ve bu konuda hangi argümanları ileri sürecek?

Eğer Anayasa Mahkemesi yüzde on barajını kaldırmaya karar verecek olur ise, üst Mahkeme olan AİHM sinin kararının geçersizliğini ortaya koyacak bir takım gerekçeler bulmak zorundadır.

Anayasa Mahkemesi yüzde on barajının hukuka, adalete aykırı bir uygulama olduğunu düşünüp, tümden barajı kaldırma kararı verebileceği gibi, barajın belirli oranlara çekilmesinin hukuk sistemine, insan haklarına daha uygun olabileceğine de karar verebilir. Zira seçimler sonucunda ortaya çıkacak yasama erkinin ve bizde buna bağlı oluşan yürütme erkinin de elinin büsbütün zayıf düşmemesi de lazım diye düşünecektir.

Barajın tümden kaldırıldığı hallerde sayıları onları geçen partinin parlamentoda temsil edilmesi, bir partinin tek başına iktidarı oluşturacak sayıdan uzak düşmesi, hükümetin tesisinde hiç kuşkusuz büyük handikaplar oluşturur. Öyle bir şey olur ki, ülke sorunlarını çözsün diye yapılan seçimler bizatihi kendisi problem olarak karşımıza çıkabilir.

O zaman ver elini yeni bir seçim, sonra bir yenisi, sonra bir yenisi. Bu bir kaostur ve kimse böyle bu gibi bir sistemin sürgit devam etmesini isteyemez.

Ama zannım o ki, Anayasa Mahkemesi yüzde on barajının yüksek olduğuna ve bununla ilgili yeni bir düzenleme yapılmasının gerekliliğine işaret eden bir TESPİT yapacak ve Parlamentoya bu oranın aşağıya

çekilmesi için bir uyarıda(talepte)bulunacaktır. Anayasa Mahkemesinin bu tespiti sonrasında Hükümet ve Pek tabii Parlamento üyeleri(başta siyasi partiler) barajın şu veya bu orana düşürülmesi konusunda kanun tasarı ve teklifleri verecekler.

Bu yasama döneminde yapılacak olan düzenleme, seçim kanunlardaki amir hükümler uyarınca, seçimlere 1 yıldan az zaman kaldığı için, Haziran 2015 seçimlerinde uygulama alanı bulamayacaktır.

Fikrim haricinde beyanda bulanan hukukçular ise, Anayasa Mahkemesi yüzde on barajının hukuka, temel insan haklarına aykırılığı sebebiyle tümden kaldırılacağı ve yapılan bu tespitin 2015 seçimlerinde uygulanacağını ifade ediyorlar.

Bir an için bu son görüşün galip geleceğini düşünelim. İşte o zaman da, acaba seçim kanununda yine bir düzenleme yapmak gereği ortaya çıkmayacak mıdır? Bu görüş sahipleri, bu durumda seçim kanununda yeni bir düzenlemeye gerek yok, partilerin veya seçime bağımsız olarak katılacak olan kişilerin alacakları oy, o ilde çıkarılacak milletvekili sayısına bölünerek sonuç elde edilir ve ne miktarda oy alınması halinde milletvekili seçilir, bunu belirlemek zor bir iş değil diyorlar.

Bu konuda son bir şey söylemek istiyorum. Zannımca Anayasa Mahkemesi, yasalarda bulunan seçim barajının tümden kaldırılması yönünde bir tespit yapmayacaktır. Bu zannım gerçek olur ise, Haziran 2015 seçimlerine yine eski sistemle gidilecektir.

TEŞEKKÜR: Cumartesi günü oğlumun düğünü vardı. Başbakanımız gönlünün güzelliğini aksettiren bir çiçek göndermişti. Elbette birçok eş dosttan da çiçekler geldi.

11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül bey, Meclis Başkanımız Cemil Çiçek bey ve Başbakanımız Ahmet Davutoğlu bey ayrıca telgraflarla bu mutlu günümüzü kutladılar.

Hemen hemen bütün bakanlarımızdan tebrik telgrafı aldık. Diyarbakır’dan, İstanbul’dan, Konya, Adana’dan birçok eş dost bizi yalnız bırakmadılar. Av. Mustafa Güran bey ailesi ile birlikte yine yanımızda idi.

Ve tabii Tarım Bakanımız Sayın Mehmet Mehdi Eker bey, eşleri hanımefendi ile düğünümüze bizzat gelerek şeref kattılar. Birçok ilden milletvekillerimiz düğüne şeref vermişlerdi.

Onların isimlerini bir bir buraya yazmam mümkün değil. Ancak 22.dönem Diyarbakır Milletvekillerimiz Osman Aslan, Fehmi Uyanık ve İrfan Rıza Yazıcıoğlu beyler de düğünümüzde idiler.

Dünya Kur’anı Kerim okuma birincisi Ali Tel bey Kur’anı Kerimden ayetler okudu. Ve Duha Suresini başta sona kıraat etti. Bir kez daha hepimize saddakte ve bil hakki natakte dedirtti.

Gelen, gelemeyen herkese canı gönülden teşekkürler.