CHP BÜYÜK MANEVİ BİR BUHRAN GEÇİRMEKTEDİR!?

Evet, sevgili okurlar.

İki günden beri sosyal medya olsun, normal televizyon ekranları olsun, yazılı basın olsun…

Her nereye bakarsanız bakın..

CHP’nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a karşı sergilediği tavır ve siyasi ifadeler yer almaktadır…

Ki CHP'nin ortaya koyduğu tavır; hakikatten insanlık dışı bir tutumdur…

Kelimenin en hafifiyle diyebiliriz ki;

Bu bir edepsizliktir, bu bir vurdumduymazlıktır, bu bir aymazlıktır…

Türkiye insanını hiçe saymaktır…

Tek kelimeyle; megalomanyaklıktır.

***

Devletimizin başında bulunan Recep Tayyip Erdoğan, hiç inkâr edilemez ki; çağımızın İslam dünyası için en değerli liderdir.

İslam dünyası için ne kadar değerli bir liderse, tüm dost ve düşmanlara karşı da başı dik, alnı açık bir devlet adamıdır.

“Çamur at tutmazsa izi kalsın” …

Bu düşünceyle, CHP rasgele çamur atmaktadır…

Bakınız Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin” namusundan bahsediyor.

Yahu Allah aşkına…

Senin partinin kökünde namus var mı ki?

Sen “Demokrasinin” namusundan bahsediyorsun...

Senin partinin kuruluş biçimi dışa bağlı bir kere…

Piyonculuk çalışmasıyla bilinen bir parti olmakla beraber, hala da kendilerini bu millete karşı suret-i haktan gösteriyorlar.

Ve utanmadan milletin karşısına çıkıyor; “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan diktatördür” diyorsun.

Hani bir misal var, diyorlar ya;

“Dinime küfreden barı Müslüman olsa…"

Diktatörlük vasfı varsa, dünyada Firavun’ların, Nemrut’ların, Ebu cehil’lerin ve şedit keferetül fecerelerden kala gelmiştir.

Ve bunun baş mirasçısı da CHP’dir..

Ki, anlayışıdır ve onun başına gelen-giden liderlerdir.

Halka karşı söyledikleri tümüyle gerçek dışıdır.

Ve iftiradan ibaret olan utanmazlıklardır...

* * *

Evet, gerçekten bugün dünya yani tevhit inancına inanmayan bir dünya mevcuttur.

O da büyük bir manevi buhran geçiriyor ise ki; öyledir.

Türkiye’de ise CHP, bu manevi buhranın bir numaralı temsilcisidir..

Onun içindir ki; ortalığı karıştırıyor.

Manevi temelleri sarsılan garp cemiyeti içinde doğan bir hastalık, bir veba, bir taun felaketinin gittikçe yeryüzüne dağılıyor olması, zaten CHP’nin de bunun bir peşgiricisi olduğunu ele veriyor.

Garbın çürümüş, kokuşmuş, tefessüh etmiş, batılı formülleriyle mi CHP, Türkiye’yi hizaya getirecek?..

Tabi ki, bu müthiş sarih illete karşı Müslüman Türkiye insanı cemiyeti, ne gibi çarelerle karşı koyacak?…

Hiç kuşkusuz ki, tevhit inancı paralelinde, "bu kör zihniyetin" üzerine gidecek…

İslamiyet’in teru taze iman esaslarına doymayan, bütün mevcudiyetiyle tevhit inancına bağlı Hz. Muhammed (S.A.V) sevgisiyle yola çıkan, Cumhurbaşkanın önderliğinde bu mücadeleyi vermelidir…

***

Şu iyi bilinmelidir ki…

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu dünyada aşkı, sevdası, para, pul, makam mücadelesi değildir…

Tek gaye ve hedefi vardır..

O da, şeref, inanç ve haysiyet, tarihi aba ecdadın inanç abidesinin korunması için yola çıkmıştır.

Bu kuşku götürmez bir gerçektir...

Ki Recep Tayyip Erdoğan, siyasetçi de olsa dinin ana kural ve kaidelerini her şeyden üstün tutmaktadır…

Kendini hep tevhit inancının gerçeğine bağlı kılmaktadır.

“Her havlayan köpeğe de eğilip taş atarsa, o zaman yeryüzünde taş kalmaz” düşüncesiyle, bu ağızlarından salya akan keferetül fecerelerin sözlerine tenezzül bile etmez.

Ama edepsizin yanına kar kalmasın diye bazı hak ettikleri tokadı da atmalıdır.

“Demokrasi” kelimesinin normal manası değil, fahişenin de kullandığı bazı ifadelerden faydalanabilir.

Öyle inanıyoruz ki Sayın Erdoğan, hayat mevcudiyetiyle Kur’ana bağlı bir Kur’an hizmetkârıdır.

Hz. Muhammed (S.A.V)’in sevdasıyla yola çıkmıştır…

Kalbinde bir sevda ve muhabbet-i Muhammediye vardır.

Onun için hep hizmet vardır.

* * *

İnanın sevgili dostlar.

Erdoğan, yüce İslam dininin aşkıyla yola çıkmış bir liderdir…

Ama ne yapsın?

Zaman, zemin, ne yazık ki, bazı şeyleri deşifre ettirmiyor, ele verdirmiyor.

Küfür dünyası, normal bir dünya insanına yer vermiyor.

En derin saygı ve sevgilerimle…