BİR STRATEJİ Mİ, KEYFİYET Mİ, YOKSA HERKES KENDİNE Mİ?..

Her ne ise!.. Lakin pür dikkat çekici geliyor bana!.. Hele ki, seçime 40 günden az bi zaman kalmışken, adayların keseri kendi ayağına vurmamaları gerekir!.. Diyarbakır’daki iddialı partilerin, Büyükşehir ve ilçe Belediye Başkan adaylarının sahadaki aktivitelerine bakıyorum, bu minvalde yol alıyorlar!.. Yüksek dozajlı garip bir hal içerisinde bulunuyorlar!..

***

Şöyle ki!.. Adaylar kendi kulvarlarında ve seçim sahasında parti hiyerarşisinde aynı frekansta değiller.. Adaylar birlikte görüntü vermiyorlar, bir araya gelmiyorlar.. Hatta yan yana gelmekten bile imtina eder bir duruş sergilediklerini söyleyebilirim!.. Bir kez görüntü verdiler, o da aday tanıtım toplantısında oldu!. Sonrasında kimse kimseyi görmez, bakmaz hale geldi!…

***

Özellikle merkez ilçeler kadar, taşra ilçeler de aynı seyir içerisinde birbirlerine karşı, haz edici değiller.. İşte bu hali vaziyet, hem AK Parti, hem de DEM Parti için hiç de sağlıklı olmadığı gibi seçmen nezdinde de sorgulanıyor.. Bu itici gerçeğini gözardı etmemeleri gerekir!.. Ki bu noktada, AK Parti’nin DEM Parti’ye göre, biraz daha göze çarptığını söyleyebilirim!…

*** 

İster büyükşehir olsun, ister ilçe belediye başkan adayı olsun eğer ki birimiz, hepimiz, hepimiz birimiz anlayışıyla hareket etmiyorsa!.. Frekansları, siyasi söylem ve eylemleri bir değilse!.. Seçim sonucunu ortak kader olarak, belirlemiyorsalar!.. Seçim faaliyetlerini, kampanyasını, vaatlerini, projelerini ilçe ve büyükşehir ortaklaştırarak seçmene aktarmıyorsa!…

***

Büyükşehir herkes bana muhtaç, ayağıma gelmeleri gerekir derse!.. İlçe de ben kazanırım, büyükşehir bana ne, o bana muhtaç derse!.. Kısır ve bencil fikriyatın üretimi olan ihmaller zincirini, çoğaltarak, iç dünyalarını kısırlaştırırlarsa!.. Çıkılan yolda, adaylar birbirlerini seçmenin, sandığın ve sonucun önemli parçaları olarak, görmüyorsa!.. Ya da görmeme gibi bir bencilliği tasvip ediyorsa!..

***

Denir ya vay ki vay!?. Daha net bir ifadeyle!.. Büyükşehir adayı büyükşehirde bana verin, ilçede kime verirseniz verin derse!.. İlçe adayı da yok ya, siz bana oyunuzu verin, büyükşehirde kime verirseniz verin derse!. Bilmeleri gerekir ki böylesi bir siyasi düşünce seçmende güven tesis etmediği kadar; kaybetmeye de mahkum eder!!..  

***

Beri yanda; teşkilatlar düzeyinde de, bir çekişme, bir istemezlük vaki.? Küskünleri, dargınları, kendine yer edinmeyenlerin, bana ne deyişleri de işin ayrı bir handikap yönü!.. Belediye Meclis Üyeliklerine dair, eleştiriler yüksek.? Özellikle; birbirlerine yönelik suçlamalar da, seçmen noktasında dikkat çekici!.. Bu havanın değişmesi gerekir; birlikte kazanabilmek adına!..

***

BİR NOKTA!..

Eğer ki seçimde, siz rakip partilerin mahallesinden, oy alamıyorsanız?.. Rakip seçmeni ikna edip, kendi tarafınıza çekemiyorsanız.. Sizin seçimi kazanma gibi bir şansınız yok!?. Ki olamaz, olması da mümkün değil?..

***

Ve siz, seçim kampanyanızı, salt kendi partinize, tabanınıza, STK’larınıza, yani yandaşlık noktasında, yürütürseniz!.. Yerinizde saymak olacaktır.. Bir ileri marş olmaz.. Çıkacak sonuç da, biz bize hayran, biz bize kurban ötesine gitmez!!.. Bu da seçim kazandırmaz!

***

Kaldı ki sandığa gidecek olan seçmen çarşıda, pazarda, manavda, markette, kasapta alınan bir şey değil ki!.. Beşerdir!.. Parayı basasınız, alasınız.? Her ne kadar, bu minvalde parayla rey satıldığı rivayet edilse de; hiçbir şekilde kazananı olmamıştır, sürekli kaybedilmiştir!…

***

Seçimin olmazsa olmazı, seçmeni kendi yanınıza çekmektir.. Özellikle, karşı mahalledeki seçmeni.. Siz ona gideceksiniz, dokunacaksınız, konuşacaksınız ve ikna ederek, kendi safınıza çekeceksiniz?!…

***

Vizyonu da, hedef kitlesini de, genişletmeyen, yeni alanlara yelken açmayan, hiçbir parti veya siyasetçi!!!..  Rakip partili seçmenin, gönlüğüne, kalbine giremeyen hiç bir adayın, sandıktan zaferle çıkması, seçimi kazanması mümkün değildir!..

***

Ve şunu da herkes, ama herkes iyi bilmeli!.. Rakip partinin liderine, tüzel kişiliğine, kadrolarına hakaret ederseniz, onu aşağılarsanız bilin ki; o partinin tabanından size zerre-i miskal, rey yoktur!?. Kendi tabanınızı da, eritirsiniz.  Nokta..!

***

SEÇMENİN İSTEDİĞİ..

Hep ifade edilir; halk nasıl bir başkan ister!.. Sorunun yanıtı, açık, net ve basit, iki cümlelik.. Sokaktaki vatandaşın istediği şu..

Dürüst olacak, hukukun gücüne inanacak, çalışkan olacak, kendi içinden, ve de toplumsal güvenirliği olanı, istiyor.. Ve onu başkan olarak, seçmenin gayretinde!..

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Siyasileri diri tutan, ortaya koydukları stratejik hamlelerdir!..