ÇANTADA KEKLİK DEĞİLİZ?..

Bila istisna, tüm parti seçmeni için, bu fikri beyanım ve önerim geçerli?.. Ki bu da, partilerin karar mekanizmasına ders-i ibret levhası olmalı!?.. Özellikle de, belli bölge ve iller için geçerlidir bu tezim.. İl ve bölge isimlerini zikretmek istemiyorum.. Keşfetmeye gerek yok!.. Ama siz bilirsiniz?..

***

İster İzmir deyin, ister Diyarbakır, isterseniz de Eskişehir deyin..! Ya da Yozgat.. Veyahut da, Bingöl.. Şanlıurfa da diyebilirsiniz..? Hatta Osmaniye’de diyebilirsiniz..  “Nasıl olsa, seçmen siyasi ve ideolojik olarak çantada keklik, partiye biat edicidir..  Onun tercihi değil, bizim tercihimiz olsun; “kimi aday koysak zaten o kazanıyor?” mantığı, tartışılmazdır?.

***

Her seçim evresinde yaşanıyor ve konuşuyoruz!.. Ancak, 31 Mart için, gelinen aşama itibariyle; artık böylesi siyasi ve ideolojik mantığa dur denilmesi gerekiyor.. Bu keyfiyet içerikli talihsiz ve de acımasız girdap söz konusu bölgelere ne tür ağır faturalar edettirdiği biliniyor..  Zaman içerisinde yaratılan tahribatlar da..  Ama kime dersin, mantık değişmiyor?..

***

Ki samimiyet karinesi içerisinde, hesap ettiğinizde yılların tahribatıyla korkunç bir tablo ortaya çıktığı da görülmüyor değil.. Sosyal, ekonomik, kültürel, yer altı ve yer üstü yatırım ile gelişmeler noktasında; sürekli patinaj yapmıştır.. Özellikle iktidar ile muhalefet arasındaki çekişmenin mengenesinde ezilenin de, en çok bu bölgeler olduğu tartışılmazdır!…

***

İşte bu noktadan hareketle söz ve karar yetkisi sandığa giden seçmende olduğunu göre, kangrenleşen anlayışa ve ikmal edilen parti merkezli vesayete, kırmızı kart şart oldu diyorum!.. Bu saha dışı argüman yeri ve zamanı geldiğinde kullanılmalıdır.. Nitekim partileri var eden seçmen değil mi?. O zaman hüküm de seçmende olmalı, bu talihsizliği yıkmalı?!..

***

Seçmen yaman trajediden kurtuluşun fermanını, ikilem içerisinde kalmadan, kendi zihniyle yazmalı.. Ve demelidir ki; “Ey partim, Ey karar kılıcı mekanizmam, ey sözcüm, yetmedi mi bizi çantada keklik görme haliniz. Siz benim istediğim adayı göstermezseniz, ben de sizinle yol yürümem, başka yol arkadaşı bulurum?”..

***

Bu çıkış, söylem ve eylem bir bütünlük içerisinde; “ceket de, odun kütüğü de koysak kazanırız” mantığıyla haraket eden partilerin elit karar mekanizmasında bulunanları elektrik şokuna çarpılmışa döndürür!.. İşte o zaman seçmenin kıymeti bilinir ve bunun icrası, elzem ve önemli olduğunun idrakine varılır?.

***

Ki böylesi bir tavır, partilerin “bu il, bu ilçe, bu bölge, bizim kalemizdir” keyfiyeti ve zaafiyetiyle seçmenin iradesini kendi vesayetine alıcı olmaktan kurtarır. Seçmen her yönüyle hür ve bağımsız olur.. O zaman da “elitlerin değil, seçmenin sözü geçerli olur, muteberliği kazanır.. Aday da, seçmenin istediği aday olur!.. Ki birileri 1 Nisan sabahı neşeyle, uyansın…

***

DEM ADAYLARI…

Önceki gün Diyarbakır’da açıklandı.. 96 seçim bölgesiyle alakalı eşbaşkanlık adayları.. Diyarbakır, Serra Bucak ile Doğan Hatun.. Kim resmi, kim gayri resmi; başkan adayı olacak, bilahare netleşecek..

***

Ancak Diyarbakır adaylarıyla alakalı sosyal medyada pozitif ve negatif yöndeki, yankılarına bakıyorum, eleştirisel dozaj yüksek!. Çok detaya girmek istemiyorum.. Yükselen bu sesler, eğer ki sandığa yansıyacaksa; DEM açısından, eksiler yaratır..

***

Özellikle, ön seçimde birinci turda rakiplerine fark atan Garip Kandemir’in, ikinci turda tersi istikamette rakibinin kendisine fark atması handikabı sorgulayıcı!..  Ne oldu da, delegelerde fikir değişti?.. Bunun parti içerisinde estiği havanın yaratacağı etki nasıl telafi edilecek, gerçekten çok merak ediyorum!..

***

DEMİRTAŞ MI, BEŞTAŞ MI?..

DEM’in İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı kim olsun diye, gelen soruya yanıtınız ne olur derseler?.. Ve önüme de, iki şık koyarlarsa.. Ki kamuoyunda şıklar, konuşuluyor..

***

Başak Demirtaş mı?.. Meral Beştaş mı?.. Soluksuz şekilde, cevabım net.. “Başak Demirtaş” derim… Çünkü bu yarışta ilk olarak “ben varım ve partim isterse hazırım” diyen o!..

***

Kaldı ki, HDP’nin eski Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın da, eşi.. Genel seçimlerde, bir aday gibi sahada koşturan da o oldu.. Ki eşinin sivil siyaset stratejisi de teraziye alındığında Başak en uygun aday!..

***

Ki DEM’in İstanbul seçmeninde, beklentisi bir aday olsun!.. Yeter artık, “kaybettirme adına, birilerine seçim kazandırma.. Kazanılacaksa hep birlikte kazanılsın siyaseti en temiz olanıdır..” Sizce..

***

GÜNÜN SÖZÜ..

Zat-ı na muhteremlerin hesabı ibadet değil, ekümenlik sağlamaktır?…