‘TRANSFERİ AÇ, KAHRAMAN OL’

Diyarbakırspor’un içine düştüğü durumu bu kulübü gerçek anlamda seven hiç kimsenin kabullenmesi mümkün değil. Ben şahsen 3.Lig’de olmayı Diyarbakırlılık onuruna,kimliğine hakaret sayıyorum. İnsanın kimliği insanın onuru ise ve bu kentin ortak kimliği de Diyarbakırspor ise Türkiye’nin 4 numaralı liginde olmayı gurura dokunmayacak olanlar onlar Diyarbakır asaletinden nasip almamışlardır. Yarım asra varan bir mazisi olan,doğu ve güneydoğunun 1.Lig görmüş ilk kulübü bir camianın bu halde olmasını hazmedemiyorsak o zaman ‘yiğit düştüğü yerden kalkar’ misali üzerimize düşeni yaparak yeniden inşa sürecini başlatmalıyız.

 

Son yıllarda inanılmaz hatalar yapıldı. En başta işin ehli olmayan ve atama ile gelen yönetimler, taraftarların arasına sızan çapulcuların estirdiği terör, basının görevini yapmaması, kent yöneticileri ile milletvekili ve bakanların kulübü kaderine terk etmesi ,kentte hakim olan BDP ile AKP arasındaki siyasi çekişmenin Diyarbakırspor’a da uzanması gibi nedenlerle koca bir camia bu hale geldi. 2 yıldan fazla zamandır akıbeti merak edilen müfettiş incelemeleriyle ilgili raporların yargıya intikal etmesine rağmen savcılığın ağır davranması ve herkeste hakim olan ‘Zülfiyar’ları deşifre etmemek için örtbas edilecek’ kanaatinin hakim olması da bir başka acı verici olaydır. Peki tüm bunlara rağmen Diyarbakırspor’un kurtluşu mümkün olmaz mı?. Çok açık ve net ifade edeyim ;kurtuluş mümkün hem de o kadar zor da değil. Bir süre önce yazmıştım;30 milyon TL borcu olan Elazığspor Süper Lig’e çıktı, aynı oranda borcu olan Gaziantepspor yıllardır Süper Lig’de ancak 15-20 milyon borcu olan Diyarbakırspor’un kapatılması isteniyor. Bu çelişki değil mi?. Geçmişte 3.Lig’e düşen Eskişehir ve Ordu bugün Süper Lig’de, amatöre kadar giden Adanaspor ve Göztepe gibi kulüpler Bank Asya’da. Demek ki dibe vurmak yok oluş değil aksine diriliş için fırsattır.

 

Diyarbakırspor şimdi dibe vurmuş durumda. Bundan ötesi ve kötüsü olabilir mi?. Yönetici alacakları kimseyi endişelendirmesin. Bu paraları kimse alamaz. Güçlü bir kamuoyu oluşturulursa ve müfettiş raporlarıyla ilgili yargı-adli makamlar siyasi elitleri hoşnut etmek yerine vicdanlarıyla hareket ederse bu sürecin sonunda bakın kimler kodese tıkanacak, kimlere zimmet çıkacak. Borcu bırakın kulüp alacaklı çıkar. Hadi diyelim ki siyasette dayısı-amcası olan ve eli uzunlar (!) bunu engellemiş olsun bunlar yine bu paraları alamaz.

 

Analizi doğru yapmak lazım. Diyarbakırspor’u engelleyen yöneticilerin vurguncu-talancı misali kendilerine yazdırdığı haram paralardab oluşan hayali borçlar değil transfer yasağıdır. Evet, transfere engel borçların da hayali olduğunu biliyoruz tabi önemli bir bölümünün .Onda da bu kentteki simitçinin,çaycının, ayrancının, boyacının, yetim çocukların ve yoksul halkın ahı var ama ne yapalım ki transfere engel oluşturuyor. Bugün kongre olacak. Yönetime her zamanki gibi aday yok. Bu kentte alışkanlık haline gelen bir olay var ;birileri para versin,konjektör Diyarbakırspor’u kullanmaya uygun olsun aday olalım. Bir zamanlar bu şekilde yönetime bu yöntemlerle atama yaptıranlar (!) bir hayli zamandır ellerini ayaklarını çekmesine rağmen halen bu beklentide olan zevatlara acıyorum. Dünya değişiyor, konjektör ve hesaplar değişiyor ama siz halen psikolojik harbe yönelik dönemlerde elit güçlerin sporu kullandığı anlayıştasınız. Oysa ki o dönemlerin artık esamesi kalmadı. Diyarbakırspor’u gerçekten seviyorsanız,ortaya çıkın yiğitçe erkekçe liste yapın,plan-proje oluşturarak el birliğiyle sahiplenin. Siz bir öne çıkın,insanlar sizin ne yapmak istediğinizi görsün sonra halk destek verir.

 

Ligin başlamasına 1.5 ay kala en hazırlıksız takım Diyarbakırspor’dur. Herkes transfer yaparak kamplara başlarken, transfer yasağı olan Diyarbakırspor elindeki kadroyu korumalı ve Ocak ayında sona erecek transfer yasağını oluşturan futbolcu borçlarını çözmeye odaklanmalıdır. Yönetime ciddi bir aday çıkmayacaksa Edemen yönetimi devam etmelidir. Bugüne kadar hiç yazmadığım bir şeyi yazacağım. Transfer yasağını kaldıran kim olursa olsun Diyarbakırspor tarihine yeniden doğuşun kahramanı olarak geçecek. 3 milyonla bu işin yapılabileceği konuşuluyor.

 

Bu da bana göre bulunmaz bir rakam değil. Yönetim şartları zorlayarak,kapıları aşındırarak ve kendi imkanlarıyla bu işi başarabilmelidir. Transfer yasağını kaldırmak demek Diyarbakırspor’un yeniden güzel günlere doğru yol alması demek olacaktır. Şimdi soruyorum bu yönetime ve kentte yaşayıp her zaman Diyarbakırspor üzerinde hesap yapan,reklam yapan kesimlere ;Diyarbakırspor tarihine altın harflerle geçerek halkın gönlünde taht kurmak ister misiniz?. O zaman açın transferi ve bu ünvanı kazanın. Başka kurtuluş yolu yok.