Görüş Bildir

SERBEST KÜRSÜ

'Sevgi Evlerinde Kalan Çocuklarla İftar Yemeği'

Bu gibi zamanlarda aile yapısı bozulmamış olan, annesi-babası ve ailesi ile birlikte olan herkes için Ramazan ayı ve bayramlar çok keyifli olsa gerek. Peki, ailesinden uzak olanlarda durum nasıldır? Onlarda hafif bir burukluk vardır. Ama sonuç olarak belli bir süre sonra yine de ailesi ile güzel zaman geçirme ihtimaline sahip olacaklardır.

Ancak aile bireylerinden birini kaybetmiş olan kişiler için ise bu zamanların maneviyatını ve güzelliğini his etmek çok daha zor olsa gerek… Bu duruma maruz kalanlar bir de çocuklar ise işte o zaman bu burukluk bir kat daha artmaktadır.

Dinimizde yetimlere iyi davranılması gerektiği özenle belirtilmiştir. Onlara yardımcı olmak görevimizdir. Peygamber efendimizin bir hadisinde “ Yetimlerin ihtiyacına koşan, Allah yolunda savaşa giden askerlerle, gündüzün oruç tutup, geceyi ibadet ile geçiren gibidir." der…

Değerli dostlar, mübarek Ramazan ayının ilk haftasının bitmesi ile birlikte iftar programlarının hızlandığı bir sürece doğru ilerlemekteyiz. Bereketli iftar sofraları ve davetler bizim kültürümüzde ayrı bir öneme sahiptir. Eşimizi dostumuzu davet ederiz, kurumlar çalışanlarını davet eder. Resmi kurumlar farklı platformlarda etkinlikler yapar. Bazıları “İftar Sofrası” için israf diye çığırtkanlık yapar. Her şey bir yana da hiç biri bir çocuğun yüzündeki gülümseme kadar olumlu bir etki yaratmaz. Özellikle o çocuk sevgi evlerinde kalıyorsa…

Özellikle geçtiğimiz Pazar günü yapılan ve “Sevgi Evleri”’nde kalan çocukların davet edildiği iftar programı bence çok anlamlıydı. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü ve çalışanlarının da katıldığı bu anlamlı iftar yemeğinin yeri benim gözümde çok farklıydı.

İftar yemeğinde çocukları yalnız bırakmayan Diyarbakır Valisi Hasan Basri GÜZELOĞLU’na teşekkür ederim. Bu duyarlı programı gerçekleştiren Yenişehir Kaymakamı ve Belediye Başkanı Serdar KARTAL’a ve ailesine sevgi evlerinin minik sahipleri ile geçirdikleri anlamlı zaman dilimi için tüm çocuklar adına teşekkür etmek isterim.

Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir. Çocuklar her türlü ihmal ve istismardan korunmalı, onlar her koşulda yetişkinlerden daha özel ele alınmalıdır. Daha da önemlisi onların özel olduklarını onlara bizzat biz his ettirmeliyiz.

Bu nedenle onlara yapılan her yatırım, atılan her olumlu adım, geleceğimizin teminatı olarak bize kat kat fazlasıyla dönecektir. Devlet büyüklerimizin bu konuda ki duyarlılığının artarak sürmesi dileğiyle…

Hayırlı Ramazanlar diliyorum…

 


Bu Makale 1666 kere okunmuştur.