CAMİ SÜSLEMELERİ

Mescid, hem secde etme yeri hem de Müslümanların ibadet ettiği yer manasına gelir. Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem döneminde ise her türlü ictima-i faliyetin görüldüğü, sosyal faliyetlerin de icra edildiği sade görünümlü yerlerdi.

Herkesin cemaat halinde ibadetini  yerine getirdiği, yabancı elçilerin kabul edildiği,  İslam'ın onlara öğretildiği  mabetti. Aynı zamanda bir mektep, bir hapishane, irşad yeri, fakirlerin ihtiyacının giderildiği, istişarenin yapıldığı yerlerdi. Kısaca toplumsal veya kişisel her sorunun rahatlıkla konuşulup sorunlara çözüm bulunmaya çalışıldığı yerlerdi.

Günümüzde cami olarak da anılan bu yerler ilk kuruluş aşamasındaki amacından uzak sadece günde beş vakit namazın eda edildiği yerler haline gelmiştir. Gönül ister ki en azından camiler sosyal faliyetlerin yapıldığı alanlar haline gelsin.

İnsanlar; dini bir kisve altında yapılan faliyetlere fazla merak edip rağbet gösterirler, işin dini boyutu yerine toplumun kabul görmüşlüğü önem kazanır ve değer bulur. Mezarlarda şifa bekleme, dilek taşı, yatırlar, ağaçlara çaput bağlama... vb. örnek olarak verebiliriz. Bir de günümüzde aşırıya kaçan cami süslemeleri ve bunun bir ibadet bilinci ve aşkı ile yapılmış olması da yanlıştır.

Geçenlerde bir camiye gittim (Aslında hemen her cemide olanın abartılmış olanı idi) insanın aklını başından alınacak cinsten, bir sanat eseri, çinisi, Kur'an ayetleri ile süslemiş duvarları, Allah, Mühammed sallallahu aleyhi be sellem ismi, Ebu bekir, Ömer, Osman, Ali, Hasan... Boş bir yer bulmak imkansızdı. Namaza başlayacaksin aklın fikrin duvardaki yazı, resim, çini vb.ile meşgul olmakta, mübarek kilese dekorasyonundan sadece bir farkı var o da  resim ve heykel yerini ayet, hadis ve nakış işlemiş olması.

Camilerde baş döndürücü sanat eseri haline gelen uygulamaların dinimizdeki yerini araştırayım dedim, edindiğim bilgileri müsadenizle sizinle paylaşyım.

Şafii, Hanefi ve Hambeli mezheplerine göre mescidlerin duvarlarına tavanlarına yazı yazmak mekruhtur.(1)

Dikkatinizi çekeyim oraya harcanan para ile sevap kazanılmadığı gibi israf yapılmaktadır. Şayet bu israf, yapılan bağışlarla yapılmışsa haramdır.(2) Çünkü caminin inşası ve de sevap kazanmak için yapılan bir bağışı mekruh olan bir iş için harcarsan emanete hıyanet etmiş olursun.(3)

Mescitlerin kırmızı ve sarı renklerle süslenmesi, nakış ve tezyini, namaz kılanı meşgul ettiği için mekruh görülmüştür.(islam fık. ansik. Mez. arb. )

Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem; "İnsanlar Mescitlerle karşılıklı övününceya kadar kıyamet kopmayacaktır. (Ahmet ebu davud,Nesei, ibnu mace)

Yine peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem: "Ben Mescitleri süslü püslü yükseltmekle emir olunmadım." İbnı Abbas: "Andolsun, siz mescitlerinizi Yahudi ve Hrıstıyanların (mabetlerini) süsledikleri gibi süsleyeceksiniz."(Ebu davut)

Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem döneminde yapılan mescid (cami) ler sade olmasına özen gösterilir, özellikle kişinin dıkkatını dağıtacak fikrini ve düşüncesini meşgul edecek süslemelere musade edilmemiştir.

Günümüzde yeni yerleşime açılmış olan bir çok yerde cami bulunmazken, var olan camileri birer sanat şaheseri haline getirip gereksiz ve de mekruh olan cami içi nakış ve yazılarına harcanan paralala belki yeni camiler inşa edilebilir.

 Caminin sağlam, kaliteli, ibadete yakışır bir yer olmasına önem gösterilirken sade olmasına ibadet esnasında insanın dikkatını dağıtacak gereksiz, fuzuli ve israftan kaçınılmasına dikkat edilmelidir.

Camilerimizi Çini süslemeleri, kufi yazılar, ayet, Peygamber ve sahabe isimleri, kabe, Medine mutifleri ile süslemiyelim. Bunun yerine mümkün mertebe Camide cemaatla namaz kılarak, sosyal faliyetle, çocuklarımızı götürerek şanledirelim ve süsleyelim.

DUA VE SELAMLARLA.