Sığara'nın Dinimizdeki yeri Ve Yeşil Ay

5 Mart 1920 yılında kurulan ve asıl adı Hilalı Ahdar sonraları aynı manaya gelen Yeşil Ay derneği 1-7 Mart tarihleri arası Yeşil Ay haftası olarak kutlanılır. Zararlı alışkanlıklar dediğimiz; Alkollü içecekler, sigara, uyuşturucu vb. bağımlılık yapan maddelerle mücadele ile, topluma verdikleri zararları, hafta boyunca değişik etkinliklerle anlatılır.

        Yeşil Ay derneğinin yaptığı araştırmada; içki ile tanışma yaşı 12  sigara'ya başlama ise 9 yaşına kadar indiği dir. (Akşam 9 mart 2014)

       Sağlık Bakanlığı 2009-2014  tarihleri arasında 1 Milyon 182 bin 505 kişinin madde bağımlılığı tedavisi gördüğü , 2007 yılında  136 kişi,  2013 yılında ise 232, toplamda  1061  kişinin bağımlılıktan öldüğü, 2009-2014 yılları arası ayakta ve yatakta 1 182 505 tedavi gördüğü  en fazla ise 2014 yılı olduğu ve yaş ortalamasının %50'9 nun 20-29 yaş arası olduğudur. Sayının artarak çoğlamsı işin vahametini ortaya koyması bakımından, sanırım yeterlidir.(Yeni Çağ 18 Nisan 2016)

       Belki bazılarımız diğer ülkelerdeki bağımlılık oran ve yaşını gösterip olayları çarpıtabilir. Ancak unutulmaması gereken, Müslüman bir halka sahip olduğumuzdur.

       Maide suresi 90 ayeti:

       "Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar(putlar), fal ve şans okları  birer şeyten işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz".(meal)

        SİGARA

         Yapılan araştırmalarda ve bulunan bulgular neticesinde insana en fazla zarar veren bağımlıların başında geldiğidir.  Belirli alanlarda yasak olmasına rağmen, ulaşılmasının kolay olması ve dinin bu konuda kesin bir hüküm ortaya koymaması, sigaranın yaygın hale gelmesine ve toplum sağlığını ciddi biçimde tehdit etmesine sebebiyet verdiğidir.

        Sigara tiryakiliği en öldürücü toplumsal zehirleme olayı olduğu, her bir sigarada vücut için zehirli, tahric edici, kanser yapıcı ve kanser olunmasını kolaylaştırıcı 4000 den fazla kimyasal madde bulunduğu 81 tanesinin doğrudan kansere sebep olduğunu gerçeğidir.

         Başlıca sebep olduğu kanser ve diğer hastalıklar hakkında geniş bilgi alınabilir. Sakarya Halk Sağlığı Müd.( sakaryahsm. gov.tr)

       Sigara, 15 asırdan sonra İslam aleminin tanışması münasebeti ile, Kur'an ve Sünnette yer almadığı hakkında kesin bir hüküm verilmemişse de mekruh olduğu konusunda ittifak vardır.

          Diyanet ve Prof. Dr. Y. Kardavi gibi dinen otoriter kabul edilen görüşleri belirtmeden önce farklı görüşleri belirteyim.

         1- Haram olduğunu söyleyenler:  Soğan ve Sarımsak için " şu iki bitkiden yiyenler mescidimize yaklaşmasın, çünkü insanların rahatsız oldukları şeylerden melekler de rahatsız olurlar." buyurmuştur. Bu ve benzeri hadisleri delil ileri sürmeleridir ( Müslim mescit 68-78).

Ahzap suresi 58 ayet:

       "Mümin erkekler ve Mümin kadınlara hak etmedikleri bir şeyle eziyet edenler şüphesiz açık bir buhtan ve günah yüklenmişlerdir.' (Meal)

        Araf 157 Ayet:

        "Yanlarındaki Tevrat ve İncil'de yazılı buldukları o elçiye, o ümmi Peygamber'e uyanlar(var ya), işte o Peygamber onlara iyiliği emreder, onları kötülükten men eder, onlara temiz şeyleri hela, pis şeyleri haram kılar." gib ayet ve hadisleri delil göstermeleri ve ayrıca;

         Sigaranın; teneffüs eden kısmının duman yanı ateş olması, faydası olmadığından israf olması, abesle iştigal olunması, sonradan çıktığı için "bit'at" olması, İslam alemine Hristiyan ve Yahudilerden geçmesi, insan bedenine çok zararlı olması, sarhoş etmese de uyuşturucu özelliğinin olması, vb. sıkıntıları ve ilgili ayet ve hadisleri delil göstererek haram olduğunu belirtmişlerdir.

        Mekruh olduğunu söyleyenler:

        Özellikle Hanefi fukehası hakkında hüküm bulunmayan (ayet ve hadis) sigaranın tahrimen mekruh (harama yakın)olduğu görüşü hakimdir.

         Mubah olduğunu savunanlar ise; "eşyada asl olan ibahadır"  hükmü belli olmayanın helal olduğu görüşüdür.

       Diyanet İşleri Baş.:

       Hem içene hem de o ortamda bulunan şahıslara ve çevreye verdiği zaralar, israf ve hakların ihlaline yol açabileceğinin kuvvetle muhtemel olması dikkate alınarak, sigara içmenin kural olarak  dinen "harama yakın mekruh sayılması" gerekir. Ancak bedene verdiği zara İlmen ve tıbben açıklık ve kesinlik kazanmışsa, açık bir israfa ve kişinin nafaka yükümlülüğünü etkileyip aile fertlerinin ve bakmakla yükümlü bulunduğu kimseleri nafakasını kısmasına yol açıyorsa, zorunlu  harcamalardan ve asli ihtiyaçlarından bile fedakarlık yapmaya zorluyorsa, o takdirde sigara içmenin dinen de "Haram" olduğu söylenebilir. Nargile ve enfiye alışkanlıkları da bu çerçevede değerlendire bilir. (T.D.V İslam ilmihali)

        Prof. Dr. Yusuf El kardavi:

       "Bizim kanaatimiz haram olması, mekruh olmasından daha kuvvetlidir. Alışkanlık heline geldiğinde biyolojik ve ekonomik zararın olacağı kaçınılmazdır. (Çağdaş meselelere fetvalar.)

       DUMANSIZ BİR GELECEK İÇİN SİGARA'Yİ  BIRAKALIM.