EVLİLİK DİŞİ YAŞAM

Avrupa'dan başlayıp ülkemize doğru yaygınlaştırmaya çalışılan evlilik dışı birlikte yaşama fikri; toplumun dinamiklerine, insanın fıtratına aykırı ve kadına zulüm etmenin bir başka adıdır.

Son zamanlarda ülkemizde çekilen ve TV lerde oynana, filim ve dizilerin  ana teması evlilik dışı ilişkinin teşvik edilmesi, nikahsız biçimde yaşamanın normalleştirilmesi üzerinedir.

Evlilik dışı birlikteliğin sakıncasını anlayan Avrupa, yuva kurmayı cazip hale getirmek için çareler ararken bizdeki yerli işbirlikçileri ise  nikahsız biçimde yaşamayı medeniyetin bir gereği imiş gibi lanse etmeye çalışmaları düşündürücü ve de üzücüdür.

Cinsel arzuların tatmini, neslin devamı ve de karşı cinslerin bir arada yaşamaları fıtratın bir gereğidir, ancak sağlam ve sağlıklı bir toplumun oluşabilmesi için de evlilik müessesesinin güçlenmesi ve de teşvik edilmesi gerekir, yoksa neslin devamı tehlikeye girebileceği gibi veraset hukuku kalkacak, akrabalık bağı zedelenecek, insanlar arsında muhabbet ve sevgi zarar görecektir.

Mensubu olduğumuz İslam dini evliliği teşvik etmiştir.

Kur'ani kerimde;“İçinizdeki bekarları, kölelerinizden ve cariyelerinizden salih olanları evlendirin. Eğer yoksul iseler, Allah onları lütfü ile zenginleştirir. Allah lütfü bol olandır, bilendir.” [nur 32]

 “İçinizden, kendileriyle huzura kavuşacağınız eşler yaratıp; aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi, O’nun varlığının belgelerindendir. Bunlarda, düşünen Kavim için dersler vardır.” (Rum 21)

Resulullah (s.a.a): “Evlilik benim sünnetimdir. O halde her kim sünnetimden yüz çevirirse benden değildir.” (El bihar 220/23).

Resulullah (s.a.a): “Genç yaşta evlenen her gencin şeytanı şöyle feryat eder: “Vay olsun ona, vay olsun ona! Dininin üçte ikisini benden korudu.”O halde kul dinin diğer üçte birisi için de Allah’tan korkmalıdır.”(El bihar 221/34)

 Ustad bedi-ü zamman da“İnsanın en fazla ihtiyacını tatmin eden, kalbine mukabil [karşılık] bir kalbin mevcut bulunmasıdır ki, her iki taraf sevgilerini, aşklarını, şevklerini mübadele etsinler [paylaşsınlar] ve lezaizde [güzel şeylerde] birbirine ortak, gam ve kederli şeylerde de yek diğerine muavin ve yardımcı olsunlar.”  "Kalplerin en latifi, en şefiki "kısm-ı sanı" ile tabir edilen kadın kalbidir."

Arabada yaşlı bir amca "1975 yılından beri evli olduğunu ve  eşini ilk günkünden daha fazla" sevdiğini söyleyince aklıma babam geldi oda vefat edene kadar anneme karşı sevgisi bir başka idi.

Flört yapmadan, görücü usulu ile evlenen, eşini nikahtan sonra tanıma fırsatı bulan,  ilk günkü sevgiyi hala muhafaza eden 30 yıldan fazladır evli olan nicelerini tanınmaktayım. Hemen hemen hepsinin ortak özelliği "helal ve haram" konusuna dikkat etmeleri evliliğin dünya ve ahiret saadeti için önemini kavradıklarını gördüm.

Resullullah sallallahu alehi ve sellem: “Birisi sizden kız istemeye gelir ve onun dindarlık ve emanetçiliğini beğenirseniz ona kız verin. Eğer böyle yapmazsanız yeryüzünde bir çok fesat vücuda gelir.” ( Bihar, 103/372/3)

DUA VE SELAMLARLA