BAYANLARA KELEPÇE…
Bir insan, topluluk,
grup, cemiyet … bir suç işlemişse elbette gerekli cezaya
çarptırılması/çarptırılmaları kaçınılmazdır. Bunlar eğer cezai yaptırım
oluşturacak bir suç işlememişlerse elbette serbest bırakılacaktır. Hem
ülkemizde ve hem de dünyanın birçok ülkesinde sistem benzer şekilde
çalışmaktadır. Örneğin, birkaç gün önce
Manisa’da yapılan bir operasyonda bazı kişiler tutuklandı. Bu kişiler yasalarda
karşılığı olan bir suça bulaşmışlarsa gerekli cezaya çarptırılacaklardır. Eğer
suça bulaşma söz konusu değilse elbette serbest bırakılacaklardır.
***
Ancak, yasalarda kaçma riski olmayan insanlara ve
özellikler bayanlara kelepçe takılması oldukça yanlıştır. İster başörtülü olsun
ister başı açık olsun ve her ne sebeple olursa olsun bunlara bulundukları yerden
kelepçe takılarak Emniyet Müdürlüğü’ne
götürülmeleri tümüyle yasal değildir.
***
Başörtülü bayanların yakalanıp kelepçelenerek Emniyet
Müdürlüğü’ne götürülmeleri konusu medyaya yansıyınca, Manisa Valiliği ‘Emniyet
Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen operasyonda başörtülü kadınlara kelepçe
takılması olayında kasten ya da ihmalen katkısı olan görevliler hakkında
gerekli incelemelerin başlatıldığını’ bildirmiştir. Valiliğin bu açıklamasından
sonra Manisa Emniyet Müdürü geçici olarak açığa alındığını bildirmiştir. Öte
yandan Valilikten yapılan açıklamalar arasında yer alan ‘’Hukuki süreçte
suçluluğu sabit olmayan hiç kimsenin hele de toplumda çok olumlu bir imajla
algılanan başörtülü bayanların, şartları oluşmadan böyle bir işleme tabi
tutulmaları her kademede üzüntüyle karşılanmıştır.’’ ifadesi özellikle bir
kısım medya ve bazı köşe yazarları tarafından tartışmaların merkezine
oturtulmuştur.
Tartışmaların alevlenmesi üzerine Manisa Valisi Erdoğan
Bektaş, başörtülü kadın şüphelilere kelepçe takılması nedeniyle yaptığı
açıklamadaki sözleri nedeniyle özür dilemiştir.
Manisa Valiliği'nden yapılan yazılı açıklamada,
"İlimizde yürütülmekte olan bir soruşturma sırasında kadınlara kelepçe
takılması hususunun basında yer alması sebebiyle, Valiliğimizce 11.11.2015 tarihinde
yapılan basın açıklamasında maksadını aşan ifadeler yer almıştır. Bu nedenle,
özensiz bir dil kullanılmasından dolayı, başta kadınlarımız olmak üzere, tüm
vatandaşlarımızdan özür diliyorum. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
denilmiştir.
***
Vatandaşlık hukukunun herkes için geçerli olduğuna işaret
eden Başbakan, kadınlar arasında ayrımcılık yapan Manisa Valisi Erdoğan
Bektaş'ın da maksadını aştığını belirtmiştir.
***
Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit TBMM yemin töreninde
başörtülü Milletvekili Merve Kavakçı için ‘… Burası devlete meydan okunacak bir
yer değildir. Bu kadının haddini bildiriniz…’ şeklindeki cümlelerin kullanarak
başörtülü insanlara karşı tahammülsüzlüğünü dile getirmiştir.
***
2007 yılında E-muhtırayı Genelkurmay Başkanlığı web
sitesinde yayımlayanlar pek çok söylemlerde bulunmuştur. Bunlardan bir tanesi
de dönemin Genelkurmay Başkanı tarafından yapılan ‘‘Cumhurbaşkanı olacak
kişinin sözde değil özde laik olması ve bunu yaşantısında uyguluyor olması
gerekir...’’ sözleri hatırlatmakta yarar
vardır…
Ama bugün eşi başörtülü olan Başbakan Davutoğlu,
kadınlara kelepçe takılmasının ‘kabul edilemez' olduğunu belirtmiştir. Kelepçe
için kanunun aradığı kriterin kaçma tehlikesi olduğunu hatırlatmıştır. Ayrıca, Başbakan Davutoğlu, Manisa Valisinin
yaptığı açıklamalar için “Maksadını aşan bir ifadedir. Maksadın ne olup
olmadığını tartışmak da istemem. Kesinlikle 78 milyonun her biri bizim için
olumlu imaja sahiptir. Her hukuki soruşturmada vatandaşlarımızın, izzetleri,
onurları, hakları hukuk devletinin temini altındadır” şeklinde ifadeler
kullanarak tek taraflı düşünmediğini dile getirmiştir.
Bu nedenle, Bülent Ecevit
gibi düşünenler, Kemalistler,… Davutoğlu’nun bu tutumundan ders almaları
gerekir. Çünkü, Başbakan Hukuk önünde herkesin eşit olduğunu dile getirmiştir.
***
Umarım yıllarca başörtülülere zulüm edenler,
başörtülüleri kamuda çalıştırmayanlar, başörtülülerin okumalarına engel
olanlar, eşi başörtülü olduğundan dolayı askeriyeden atılanlar, Başörtülü
Milletvekili Merve Kavakçı’nın TBMM’de yemin etmesine engel olanlar ve onların
günümüzdeki yol arkadaşları Başbakan
Ahmet Davutoğlu’nun yukarıdaki açıklamalarını dikkate almalı,
kendilerine çekidüzen vermeli, günümüzde yaşayanlar basın toplantıları yaparak
geçmişte başörtülülere yaptıkları haksızlıklardan dolayı özür dilemeleri
gerekir düşüncesindeyim.
***
Her zaman ifade ettiğim gibi yine belirtmek isterim ki
empatili bir yapıya sahip olduğum için Başı açık olan insanlarımıza da kelepçe
takılması, hukuksuz uygulamalara maruz bırakılmaları halinde aynı şekilde tepki
göstermeliyiz ki vicdanlar rahat olsun…
***
Eski TBMM Başkan Vekili olan Sadık Yakut, Manisa'daki
operasyonda kadınlara kelepçe takılmasına tepki göstererek “Her gün hunharca
kadın cinayetleri işleniyorsa, kadınlara kelepçe takılıyorsa eğitim ve adalet
sistemimizi sorgulamamız gerekir.” demiştir.
***
Meclis eski Başkanı Bülent Arınç, “İnsanları küçülterek,
hakaret ederek, haysiyetlerini çiğneyerek soruşturma yapamazsınız. Bu
diktatörlüklerde bile olmadı.” demiştir. Sözlerinin devamında, başında örtü
olsun ya da olmasın bir kadının ellerinin kelepçelenerek gözaltına alınmasından
büyük üzüntü duyduğunu belirtmiştir. Ayrıca, büyük bir infiale yol açan ve
masum insanları rencide eden bu olay karşısında Sayın Başbakanımız'ın soruşturma
açılması için talimat vermesi ile Emniyet Müdürünün görevden alınması
yerindedir ve her türlü takdiri ve teşekkürü hak etmektedir. Bundan sonrası
için de masum insanların bu tür hukuksuz uygulamalarla karşılaşılmamasını
temenni ediyorum.” ifadelerini kullanmıştır.
***
Sonuç olarak herkes adalet önünde eşittir. Toplumun
hassasiyetlerini dikkate almayıp üst mevkilere yaranma ihtimali olan veya başka
nedenlerle hukuksuz uygulamalar içerisine bilerek veya bilmeyerek giren
yetkililer hakkında soruşturma açılmıştır.
Bunların hukuksuz uygulamalarına asla prim verilmemiş ve bundan sonra da
prim verilmeyeceğine inanıyorum.
Hakkaniyetli hukuk hepimize lazım…